Deniz Baykal, Türkiye'ye sahip çıkmak için kürsüye çıkmış…
Öyle dedi…
Ey Baykal!
Eğer öyleyse;
Türkiye'yi ABD'ye teslim etmek için darbe yapan, 247 insanımızı şehit eden, iki binin üzerindeki insanı da yaralayan şerefsiz Fetullah Gülen'e niye iki kelime etmedin?
Asıl o zaman Türkiye'ye niye sahip çıkmadın?
Türkiye'ye sahip çıkmakmış…
Sahip çıkmak bu mudur Sayın Baykal?
Kalıbının adamı olmak başka bir şeydir be!
Lider olmak da…
Reis'e bak!
15 Temmuz gecesi ölümü göze alıp nasıl da atladı uçağa…
Milletiyle nasıl kucaklaştı…
Susmadı, Saklanmadı, Kaçmadı, Korkmadı…
Kemal Kılıçdaroğlu gibi tankların arasından sıvışıp eve gitmedi…
Tanıdığım Baykal da esaret dinlemez, tehdide aldırmazdı.
Sana ne oldu?
Niye bu kadar korkuyorsun?
Yiğit adam bir kere ölür.
Eski Baykal Türkiye'yi düşmana satmak için darbe yapan Gülen şerefsizine gününü gösterirdi…
Ne oldu o adama?
Seni neyle esir aldılar?
Gözünü nasıl korkuttular?
***
CHP'nin başı KK 15 Temmuz darbe girişimine
'kontrollü darbe' dedi.
Fetullah Gülen çetesinin devlet içindeki
elemanlarını ve asker
giysili teröristlerin kökünü
kazıyan
OHAL'e
de
'gerçek darbe' dedi.
Şimdi soralım CHP'nin başına.
'Kontrollü darbe' nedir?
Darbenin kontrollüsü nasıl oluyor?
Ben 1960, 1971, 1980 ve 28 Şubat darbelerini iyi bilirim.
Darbenin kontrolü olur mu?
Şunu mu demek istedin yoksa?
Birileri darbeci askerlere
'250 kişiyi vurun sonra bırakın' mı
dedi?
'Kontrollü darbe' bu mu yani?
Öyleyse o birileri kim?
Darbeyi 247 insanımızı öldürenler yapmadıysa kim yaptı?
Fetullah Gülen çetesinin kökünü kazımak için ilan edilen OHAL nasıl darbe olur?
15 Temmuz günü yapılan kalkışma darbe değil…
Ama darbecileri ele geçirmek için yapılan uygulamalar darbe ha!
Ordu, emniyet ve yargı içindeki FETÖ'cüleri tespit edip gereğini yapmak için çıkarılan OHAL darbe öyle ha?
Kılıçdaroğlu'nun kime hizmet ettiği açık seçik ortada.
Foyası yakında ortaya çıkar.
Direnişinin sebebi de.
Halk bunun hesabını sorar.
***
CHP ve
HDP'nin işbirliği başladı.
'Pislik yapacaklar' dedim…
Yaptılar…
Hem de âlâsını…
Meclis'in dışına adam bile yığdılar.
Meclis'i basmaya kalktılar.
Zorbalığı tercih ettiler.
Metin Uca isimli alçak herif MHP'li vekillerin telefonlarını yayınlayarak suç işledi.
CHP'li
Engin Altay ise,
'iç savaş' tehdidini savurdu.
Hiç şaşırtmadılar.
CHP'nin HDP ile işbirliğine de şaşırmadım…
Aykut Erdoğdu HDP'li vekillerle poz verdi.
Bekir Coşkun CHP'ye talimat yağdırdı.
"Meclis'i terk et…" dedi.
Çamburnu yangınını sokağa taşımaya çalışan CHP'li
Barış Yarkadaş da, Anayasa görüşmelerinde
'sansür' olduğu yalanına başvurdu.
Her kanaldaki canlı yayına rağmen.
Neyse...
Sonuç ortada.
Kemal Kılıçdaroğlu yine oy vermeden gitti.
CHP'li
Nihat Yeşil, Mustafa Akaydın, Birol Ertem, Hilmi Yarayıcı, Süleyman Sencer ve
Gürsel Erol da oy kullanmadı.
Aydın Doğan medyası fitne çıkarmaya devam edecek.
FETÖ'cü Cumhuriyet ve Sözcü de.
Etsinler.
Nasılsa sonuç değişmeyecek!
