CHP lideri fena yakalandı.
Adam ABD'de FETÖ militanlarıyla görüşmüş…
O koltuğa kasetle geldi…
Bunun da bedeli vardı.
FETÖ gaddardır çünkü…
Kılıçdaroğlu bu göreve Fetullah Gülen'in Meclis'teki sesi, gözü, kulağı olmak için getirildi.
Böyle yapmadığı takdirde başına gelecekler pişmiş tavuğun başına gelenden farksız olur.
Ama fena yakalandı.
Bıldır yediğin hurmalar adamı böyle tırmalar işte…
***
"Fırsat rüzgara benzer; marifet onu geçerken tutmaktır" der atasözümüz…
15 Temmuz gecesi Kılıçdaroğlu büyük bir fırsatı tepti.
Sebebi FETÖ'dür.
Millet Reis'in çağrısıyla sokağa çıkarak hem demokrasiyi kurtardı, hem de memleketi böldürmedi.
Kimi tankın önüne yattı, Kimi de FETÖ'cü teröristlerin kurşunlarına hedef oldu.
Kılıçdaroğlu ise o kanlı gece Ankara'dan İstanbul'a gelmişti…
Kalkışmanın başladığı saatte havaalanındaydı.
Oradan kaçarcasına Bakırköy Belediye Başkanı Bülent Kerimoğlu'nun evine gitti.
Orada da yattı.
***
CHP lideri o gece evden hiç çıkmadı.
Erdoğan'ın uçağı ise F-16'ların takibine rağmen Dalaman'dan kalktı.
Kefenini giymişti Reis.
Atatürk Havalimanı'na ışıksız inmeyi göze aldı.
Savaş uçaklarının ses duvarını aşan sonik patlamaları arasında piste indi.
Neyle karşılaşacağı belli değildi.
Lider risk alır, o da öyle yaptı.
Sığınağa da inmedi.
Onu görmek için Atatürk Havalimanı'nı dolduran milletine koştu.
***
Kılıçdaroğlu ise aynı saatlerde belki de viskisini yudumlarken FETÖ'cü askerlerin millete kurşun yağdırmasını izliyordu.
Darbe gibi derdi yoktu.
Ama CHP lideri o gece sokağa çıksaydı, Halkla yürüseydi, Hele de bir tankın önüne dikilseydi, Şimdi kraldı kral.
Ama bunu yapmadı.
Çünkü FETÖ'nün hışmından korktu.
***
Ben Kılıçdaroğlu'nun da darbeden haberdar olduğunu düşünüyorum.
Adam FETÖ ile o kadar içli dışlı olmuş ki, ABD seyahati sırasında Pensilvanya'daki sapığın elebaşları Faruk Taban ve Emre Çelik ile görüştü.
FETÖ militanları, harekete geçmeleri halinde CHP'nin tavrının ne olacağını sorduğunda da "Öyle veya böyle bir şeyler olsa, siyaseten gereğini yaparız" demişti.
'Darbeyi destekleriz' demek istemişti.
FETÖ'cü Faruk Taban da, "CHP'de ciddi bir ivme yakaladınız. Bu iş başbakanlığa gidiyor" diyerek Kılıçdaroğlu'na gaz vermişti…
Kılıçdaroğlu'nun ABD ziyareti 2013'ün Aralık ayının ilk haftasında gerçekleşti.
Bu ziyaretten 10 gün sonra da, FETÖ'nün ilk sivil darbe girişimi 17-25 Aralık geldi.
CHP liderinin FETÖ ile niye mücadele etmediğini, edemediğini anladınız mı şimdi?
Yenikapı ruhunu da bu yüzden terk etti ya.
***
NOT:
Adana'da FETÖ soruşturması kapsamında el konulan firmaların mali müşavirliğini yapan M.Ü. de FETÖ'cü çıktı…
Yazdık zaten.
Meğer karısı E.Ü. örgütün önemli 'abla'larından biriymiş.
İlgililere duyurulur.
Hem bu referans işi de nedir?
Ya Realite?
Ne gizemliler değil mi?