Listeler açıklanınca çakallar da ulumaya başladı.
Kimi 'Beni koymadılar kimden oy alacaklar' diyor, Kimi de listedeki yerini kastederek, 'İyi, masraftan kurtardılar…' deyip kesip atıyor.
Ama ortalık çakaldan geçilmiyor.
Listeye giremeyen küsmüş.
Listede olup da yerini beğenmeyenler ise kırgın…
Çakallar açgözlü olur.
İstismarcıdırlar.
Gerek ulusal gerekse küresel ilişkilerde, çakalları tanımadan dostça ilişki kurmaya kalkmak ahmaklıktır.
Medyada da çakal çoktur.
Mesela Hürriyet!
Kurnaz ve yalancıdır.
Doğan medyası 'cici çocuk' ilan ettiği PKK'nın uzantısı HDP'nin yüzde 15-17 oy alacağını yazıyor.
Ya-za-bi-li-yor!
Hayret!
Bu kadar şehitten sonra HDP'ye nasıl oy isterler?

Çakal tarlası…
Bu tarla gerçek çakalın gezdiği tozduğu, dolaştığı, doyduğu, ürediği yer değildir.
Bu deyim çakallık sıfatıyla nitelenenleri yetiştiren ortama, eğitime-öğretime, hatta kültüre gönderme yapar.
Çakal huyluların yetiştiği sosyo-kültürel çevre için de kullanırız bu sözü.
Mesela Ahmet Altan… Adam Cemaat'in kanalı Bugün TV'de Pelin Batu'nun programında AK Parti seçmenini aşağıladı. Bu da o çakallardan.
Altan, Aziz Nesin kültürü almıştır. Yılmaz Özdil gibi…
Bekir Coşkun gibi…
Bu meşhur yazarlardan biri AK Parti'ye oy verenlere 'göbeğini kaşıyan adam' diyerek 'ayı' muamelesi yapmıştır.
Diğeri de 'bidon kafa' diyerek yine milyonlarca AK Parti'liye 'aptal' demiştir.
Aynı mahallenin fantezi kralı Ahmet Altan da, hem Cumhurbaşkanı Erdoğan'a hem de AK Parti seçmenine aynı mealde hakaret etmiştir.
Bu da böyle bir çakal işte!
İyi uluduğu için bundan sonra malum cenahın ekranlarından inmez artık.
Çakallar için dost, arkadaş, tanıdık, vefa, sadakat, bağlılık gibi değerlerin hiçbir anlamı yoktur.
Gözaltına alınan eski savcı Gültekin Avcı mesela…
Önceleri el üstünde tuttuğu Cumhurbaşkanına 17-25 Aralık darbe girişiminden sonra demediğini bırakmadı.
Avcı'nın adı hainler arasına altın harflerle yazılacaktır.
Ve baş çakal Ekrem…
Cumhurbaşkanı Erdoğan'a ettiği bunca küfrün, attığı iftiranın hesabını vermeli önce…
Sonra da Tahşiye Davası ile millete kurdukları tuzağın bedelini ödemeli…
Çakallar, nimet artırıcı değil, nimet tüketendirler.
Bunlar da öyledir…
"Uğursuzdurlar..."
"Bereketsizdirler..."
"Ortalığı kuruturlar..."

***

Çakal niyetini sezdirmez.
Bunlar da öyledir.
Bekleme ustasıdırlar.
İnsanın en zayıf anını kollarlar.
Mesela Erdoğan hasta olduğunda harekete geçtiler.
Hakan Fidan'ı o zaman tutuklamak istediler.
Çakallar böyle kurnazdırlar.
Hep fırsat kollarlar.
Bekledikleri fırsatın ortaya çıkacağını da bilirler.
Hiç bir güç, hiç bir kural çakalı o anı değerlendirmekten alıkoyamaz.
Aynen FETÖ çetesi gibi.
Onlarda yatak odalarını dikizlediler.
Milletin özelini kaydettiler.
Sonra da aşağılık 'algı' kampanyası yaptılar.
Zaafları bile kullandılar.
Ekrem de bu düstur içinde hareket etti.
Patronundan aldığı talimatları harfiyen yerine getirdi.
PKK ile bile işbirliği yaptılar.
Kendinden olmayan polisleri ölüme yolladılar…
Kandil'e çıktılar. Aman Ekrem'e dikkat!
Çünkü her an kaçabilir!