Gürcistan'a gazeteci olarak çok gittim.
İlki, dönemin Cumhurbaşkanı Eduard Shevardnadze'nin davetiyle olmuştu.
Gürcistan'la ilgili hatıra çok.
Sovyetler Birliği'nin eski toprağı olan komşumuz Gürcistan'ı ayrı bir yazı konusu yapmam lazım ya neyse.
Gürcistan'a ikinci gidişim RusÇeçen Savaşı'na rastlar.
Çok tehlikeli ölüm tuzaklarıyla dolu bir yolculuktu o.
Devlet yoktu.
Çeteler hakimdi her yere.
Ahmediya Kampı'na giderken yol boyu tanıdığım isimlere de rastladım.
Mesela adı Of'ta cinayete karışmış bir arkadaşım, Kutaisi'de 'Kendin pişir kendin ye' dükkanı açmıştı.
Gürcü ve Rus askerlere yüklü bir rüşvet vererek geçmişti sınırı.
Ama şimdi öyle değil.
Nüfus cüzdanıyla Batum'a gitmek mümkün artık…
Paralel'in kumpas kurup servetini ele geçirmek istediği Metro'nun patronu Galip Öztürk de orada…
Ona kumpas kurup hapse atan Zekeriya Öz de önce oraya kaçtı.
Allah'ın işine bak sen.
Nereden nereye değil mi?
Gülen örgütünün istediği parayı vermediği için Öz'ün kumpas kurduğu Metro Holding'in patronu Galip Öztürk dün ironik bir tweet attı:
"Buyursun gelsinler, biz onları layıkıyla misafir ederiz.
Etme bulma dünyası" Lastik gibi bir laf…
İstediğin yere çek!
***
Ey uçkur düşkünü
Can Dündar…
Darbe savcısı
Celal Kara ile ellerinizi kavuşturmuş pozunuz gözümün önünde hâlâ.
Attığın başlık da.
"Celal Kara, Can Dündar'a bomba açıklamalar yaptı: 1 Numara Erdoğan'dı" Onu göklere çıkarmıştın.
Kara'nın palavralarını doğruymuş gibi millete satmıştın.
Kara şimdi Ermenistan'a kaçtı.
Yorumunu merak ettim.
Hani senin dürüst ve yiğit savcıların?
Niye kaçtılar?
Hem neden Ermenistan?
Uçkurcu Can
FETÖ'nün talimatıyla günler süren Celal Kara dizisi yapmıştı.
Sonra TIR savcısı
Aziz Takçı'nın yalanlarını sıraladı bir bir.
Verilen ödüle de bayılmıştı.
Şimdi ne oldu?
Nerede bu kahramanlar(!)?
Niye biri içeride, diğerleri kaçak?
Dürüst adam kaçar mı hiç?
***
O Zekeriya Öz ki; Ergenekon davasında 100 binden fazla telefonu izledi.
60 bin telefonu dinledi.
3 bin kişiyi takip ettirdi.
Bin 360 kişinin ifadesini aldı.
588 kişiyi tutukladı.
7 sanık ifadesini veremeden öldü.
7 sanık kansere yakalandı.
Onlarca sanık hastalandı.
İddianamelerinin sayfa sayısı ise 17 bini aştı.
9 milyon sayfa sahte belge hazırlandı.
Öz, Fethullahçı Terör Örgütü'nün en iyi elemanıydı.
Can Dündar'a konuşan diğer savcılar da...
Birlikte hükümete 17-25 Aralık darbe operasyonunu gerçekleştirdiler.
Darbe girişiminde amaç Erdoğan'ı indirmekti.
Şimdi bu savcılar darbe ve yasadışı örgüt yöneticisi olmaktan tutuklanacaklarını anlayınca kaçtılar.
Ermenistan'a gittiler.
Hakikaten ne oldum değil ne olacağım demeli.
17-25 Aralık darbe günlerinde astığı astık kestiği kestik olan bu adamların bir gün fare gibi kaçacağını söyleseler kim inanırdı?