Aydın Doğan açıklama yapmış:
"Bağımsız haberciliğe aynen devam…"
Adam "Koçum sağlam vur" demek istiyor.
Hatta, "Elinden geldiği kadar kışkırt...
Yalan ve iftira da at...
Ne yaparsan yap yeter ki Tayyip insin…
Durma vakit dar…"
Haliyle elemanlar da durmuyor.

"Üniversite öğrencisi genç kız, erkek öğrenci ile aynı evde kalıyor.
Bunun denetimi yok. Muhafazakâr demokrat yapımıza bu ters...
Bunun bir şekilde denetimi yapılacak" demiş.
Kim?
Güya Başbakan Erdoğan…
Önce cemaatin gazetesi,
sonra Doğan'ın medyası olaya balıklama daldı.

"Başbakan'a göre yüksek eğitimde sorun var.
Sorunların da en acili, ilk söylenilmesi gerekeni ve hatta valiye talimat verilerek 'halli' konusunda acele edileni evlerde kız ve erkek öğrencilerin beraber kalması."
Bunu da CE HA PE ve Mustafa Sarıgül'ün PR'cısı Radikal'den Koray Çalışkan yazdı…
O da aynı kafadan. İyi
cila atar.
İstismarda ise üstüne yoktur.

Açık Mert Korkusuz…
Kısaca AMK…
AMK'nın Sözcü'sü de Zaman'ın haberine bayıldı.
Çakalın pişmiş tavuk yemesi gibi. 'Karışma ve karıştırma' diyor.
Bir tarafta FB seçimini, diğer tarafta da 'kız erkek aynı evde kalamaz' başlığını atmış.
Başbakan ne demiş, o ne yazmış…
Ey AMK'nın Sözcü'sü sen ne yazarsan yaz, asıl milletin ne yazdığı önemli…

Cumhuriyet de 'Zaman'ladı.
'Ahlak bekçisi valiler eksikmiş' diye manşet attı.
Bu da Anadolu'nun dört bir yanından İstanbul'a okumaya gelen kız veya erkek öğrencilerin aynı evde kalmalarını normal sayıyor…
Hatta bir nevi teşvik ediyor.

Hem de Başbakan Erdoğan'ın, "Bu ülkede yaşam tarzları benim teminatım altındadır" sözleri ortadayken,
Bülent Arınç'ın da "Özel kiralanan evlerde kimlerin kaldığı ilgi alanımızda değil"
açıklamasına rağmen polemik sürüyor.

Olayı istismar edenlerden kaçı üniversitede okuyan kızını yabancı bir erkekle aynı evi paylaşmasını ister?
Kaçı "Kızımın özel hayatıdır" der.
Biliyorum en çağdaşı bile böyle bir şeye razı olmaz…
Başbakan mert adamdır…
Lafının da arkasındadır…
Dediğini inkar etmez.
Dobradır, omurgalıdır yani...
Başka siyasetçilere benzemez.
Sözlerini çarpıtmaya gerek yok.

Ayrıca mesken masuniyeti anayasal teminat altındadır.
Hakim kararı olmaksızın evlere girmek de mümkün değildir.
Nifak sokarken biraz gerçekçi olun.
Kaldı ki bu mevzu yeni değil ki?
Aynı evi paylaşan kız ve erkek öğrenci yok mu?
Çok var…
Apartman komşularına 'İllallah' dedirten de var, Sessiz sedasız evine girip çıkan da…
Buna rağmen karışan eden oldu mu?
Duydunuz mu böyle bir şey?

Hürriyet, Sözcü, Radikal, Yurt, Aydınlık, Sol, Cumhuriyet gibi malum medyanın maksadı 'özel hayat' ayağıyla milleti kışkırtmak…
Bunlar üç beş kişiyi ellerinde rakı kadehleri ile yürütmüşlerdi.
Şimdi de aynı evi paylaşan öğrencileri yürütürler olur biter…