Hep muhalifler.
Hep karşılar.
Daha güzelini yapmak içinse şayet,
Eyvallah!
Yok eğer niyet başkaysa,
İşte o olmaz arkadaş.

İşleri hep yokuşa,
Sürmek de neyin nesi.
Hep mi muhalif olunur?
Yargı Reformu'na bile Karşı çıkmıştı bunlar.
Neden?

Yüksek mahkemelerde üye sayısının artırılması onları niye bu kadar germişti ki?
Ne demişlerdi?
"Bu durum yargıdaki kronikleşmiş sorunları çözmeyecek, aksine derinleştirecektir."
Ne alâka şimdi?
Hakikaten ne alâka!
Siz siyasetin de mi Mimarısınız beyler?
STK'lar elbette eleştirecek.
Ama bir siyasetçi gibi Konuşarak değil…

Dün bir konuğum vardı.
Anlattıklarını duyunca,
Adana'nın niye geri Kaldığını daha iyi anladım.
Çukurova GİAD,
Özlenen Adana'yı anlatmak İçin bir yarışma düzenledi.
On bin lira da ödül koydu.

Maksat, Derece alan projeleri
Bir kitapçıkta toplamak,
O kitapçığı da seçim öncesi Başkan adaylarına vermek.
Ve onların Adana'da ihtiyaç duyulan işleri hayata geçirmesini sağlamak.

Ömer Faruk Sakarya Çukurova GİAD'da Önemli işler yapıyor.
'Kriz Kahini' ABD'li Roubini'yi de Adana'ya getirten oydu…
Duyduğum kadarıyla,
Masraflarını da cepten Karşılamıştı.
Ömer Faruk, Adana sevdalısı bir genç.
Birçok kez ziyaretime geldi.
Her defasında Adana'yı konuştu, hayallerini anlattı.
Bekir Kamışlı'ya gelince...
Ne gördüm, ne de tanırım.
Adana'nın yararına ne yaptığını da bilmem.

Neyse.
Bu kez de niyeti güzel,
Çalışma da öyle.
Jüriye, Çukurova Üniversitesi'nden Bilim adamları alınmış.
İşin içinde siyaset yok,
Para ve çıkar da…
Sadece Adana var.
Yani herkes kafasındaki Güzel Adana için Düşündüklerini anlatacak.
Jüri seçecek.
Derece alanlara 10 bin lira ödül verilecek.

Çukurova GİAD Başkanı Sakarya,
Bu projeyi 30'dan fazla STK'ye e-posta yoluyla iletti.
Her kuruluşun da yarışmayı üyelerine duyurmasını istedi.
Başkan, STK ve oda başkanlarından Adana için sadece dört 'tık' yapmasını istedi.
Bilgisayarı açacak,
Mail kutusuna girecek, Gelen e-postayı okuyacak Ve üyelerine iletecek. Başkan Sakarya, Oda, borsa ve STK'larla kulüplere hazırladığı bildiriyi şahsen gönderdi.
Maile de özetle,
"Yarışmamızı lütfen üyelerinize duyurunuz" diye yazdı.
Çağrıya herkes anında olumlu yanıt verirken bir tek Mimarlar Odası Adana Şubesi 'olumsuz' görüş bildirdi.
Üstelik imza da sekretere aitti.

Başkan Bekir Kamışlı'yı imzasının olmadığı o faksla ilgili arkadaşımız Oben Kırdök aradı,
"Neden?" Diye sordu.
O da, "Bu bize hakaret.
Biraz da siyaseten önde olmak adına Mimarlar Odası'nı kullandıklarını düşünüyorum" demiş…

Haydaa!…
Dam üstünde saksağan vur beline kazmayı…
Ne hakareti?
Ne siyaseti?
Ne kullanması?
Adana için yapılacak bir projeye sizden de katkı istenmesi siyaset değil, olsa olsa bu kent için birlikte kafa yormak değil midir?

Sakın işin içinde 'kıskançlık' olmasın.
Sakarya ne istiyor,
Onlar ne yapıyor…
Niye hep böylesiniz?
Söyleyin.
Siyaset yapmadan ama…