Adalet Bakanı onlarca kez 'tutuklu gazetecilerle' ilgili konuştu.
Adeta dilinde tüy bitti.
Biz de, "Polis öldürene, gasp yapana gazeteci denmez" dedik.
Bakan Sadullah Ergin bas bas bağırdı. 'Gazeteciler tutuk- lanıyor' yaygarası yapanlara tek tek isim de verdi…
İşledikleri suçlarını da söyledi.
Cezaevinde olan 61 gazeteciden çoğunun, banka soymaktan polise bomba atmaya, PKK'ya yardım etmekten adam öldürmeye kadar çeşitli suçları işledikleri tek tek anlatıldı.
Ama malum isimler,
Onlara gazeteci demekte ısrar ediyor.

Adalet Bakanı, Uluslararası Gazetecileri Koruma Komitesi'nin (CPJ) açıkladığı sayıyı 49'a indirdi.
CPJ geçen yıl Türkiye'de 8 tutuklu gazeteci tespit etmiş, ancak tepkiler üzerine sayıyı 76'ya çıkarmış.
Kim bunlar bir daha yazalım.
Hem de adıyla sanıyla…
Bir işe yarar mı bilmem…
Çünkü adamların dediği dedik.
Laf anlamıyor yani.
Yerimiz dar.
Fazla isim yazamıyoruz.
İşte bazıları ve işlediği suçlar:
Atılım Gazetesi yazarı Bayram Namaz: Ruhsatsız silah bulundurmak.
Eylül Hapishane Dergisi editörü Erdal Süsem:
Polisten gasp ettiği silahla bir kişiyi öldürmek ve polisle çatışmaya girmek.
Odak Dergisi Erol Zavar: THKP/C adına adam kaçırmak.
Devrimci Hareket Dergisi çalışanı Mehmet Yeşiltepe: Polis aracına ateş açmak, örgüt adına banka soymak.
Azadiya Welat çalışanı Murat İlhan: PKK'ya eleman kazandırmak.
Yorum Gazetesi ve Yeni Özgür Halk Dergisi'nden Dilşah Ercan: Güvenlik güçlerine Molotof kokteyliyle saldırmak.
DİHA Haber Ajansı Emine Altınkaya: PKK'ya patlayıcı temini.
Gazetecinin elinde kalem olur, silah değil…
Gazeteci polise kurşun sıkmaz.
Bunlar gazeteciyse ben değilim arkadaş…
Vallahi de billahi de Adalet Bakanı Ergin'e ve hükümete haksız yere saldırıyorlar.

İllüstrasyonlar: Halil İbrahim Yıldırım