"Kapı" deyip geçmeyin! Bazen bir kente, bazen bir gönüle açılır…Ne de çok severim, sarayların, tapınakların, kentlerin, konakların, surların, evlerin tarih kokan kapılarını…Hayata, umuda hem açılan hem de kapanan kapılar. Estetiği, barındırdığı yaşamlarla devrin özelliklerini okutur. Her kapı sürprizlerle dolu serüvendir. Tarihte hâkimiyet, gücün, egemenliğin sembolü; Topkapı Sarayı'nın kapısı (bâb) Sultan'ın egemenliğini simgeler. Nitekim Bâb-ı Âlî (yüce, ulu kapı) Osmanlı'nın simgesi olarak Batı dillerine birebir tercüme edilir. Kentlere giriş kapıları hem inanç sistemi hem de hükmeden otorite hakkında bilgi verir. Babil, Pers, Asur, Roma, Yunan, Selçuk, Osmanlı kentlerinde olduğu gibi. Arslan, kartal, mitolojik kahramanlar, heykeller, tura, haç gibi simgeler, kitabeler…
Kozmolojik, dini anlama da sahiptir kapılar, bir boyuttan diğerine geçişi anlatır. Her kapı eşik, her eşik farklı âlemi anlatır. "Babeyn" biri dünya diğer ahiret olmak üzere iki kapı manasına gelir. Tarikat (küçük sırlar), marifet (büyük sırlar) ve hakikat (ulu sırlar) kapısı… Şemsî; "Bir kapıyı bend ederse bin kapı eyler küşâd / Hazret-i Allah, efendi, fâtihü'lebvâbdır (Hazreti Allah, bir kapıyı kapatırsa bin kapıyı açar, kapalı kapıları açacak anahtarların sahibi ancak O'dur)" der. Şiirlere, türkülere, kitaplara konu olan kapılar… Cemal Süreyya ne de güzel söylemiş; "Yüzüm kime dönük olursa olsun yüreğim hep sana dönük olacak/ Ben senden başkasına kapı nasıl açılır bilmiyorum." Yine Cemil Meriç'in; "Yazdıklarımı okumuyorum, düzeltmiyorum/ Kalbimle kalem arasında kapı yok/Kendimi bir ırmağın sularına bırakmışım/Bu ırmak sensin/ Gülünç olmaktan korkmuyorum."
Ankara'nın eski konaklarında da en çok kapılar etkiler beni. Avlusu bulunan evlerin kapılarına "gezmeç", bağ, bahçelerde çit ya da tahtadan yapılan kapılara "kapsak" denir. Kuzulu kapı, oyma kapılar, ahşap veya demir parmaklıklarla yapılan "seyrek" kapılar. Yenilenen yüzüyle Hamamönü konakları görülmeye değer. Yine bu alan içinde Taceddin Camii ve Dergâhı, Mehmet Akif Ersoy Müzesi, Ankara Kalesi, Etnografya Müzesi'ni mutlaka gezin, ünlü "kum kahvesini" mutlaka tadın derim. Hintli düşünür Jiddu Kristhnamurti'nin sevdiğim şu sözüyle güzel bir gün diliyorum;"İnsanın içinde bütün dünya vardır. Eğer nasıl bakman ve öğrenmen gerektiğini bilirsen, kapı orada ve anahtar elindedir. Yeryüzünde senden başka hiç kimse ne sana o anahtarı verebilir ne de o kapıyı açabilir."