Türkiye'nin en iyi haber sitesi
SÖZÜN ÖZÜ ÜNAL ERSÖZLÜ (EGE)

Biz neyin nakışıyız?

Hayat notları

İnsan, bu mavi gökkubbenin altında, kendinden kendine yansıyan bir sırdır...
Ölüm ise aslında aynı insana, binlerce yıllık hakikat sırrını anımsatır...

***

İnsan unutkandır...
Pek çabuk unutur geçmişini, sevgisini, kendisini...
Ama aslında aynı insan, yine ne çok çabuk sever, iyi olanı, güzel olanı...
***

İnsan hırslıdır...
Sanır ki götürecek sonsuzluğa, bütün hırslarını da...
Büyük yanılsama; yine de insan her şeyi götürecek gibi yaşar dünyada...
***

Eskiden bir inanışa göre, bedenin içinde yürek, yüreğin içinde can vardı...
Canın içinde "gönlün" gizli olduğu düşünülürdü...
Gönül içinde kara nokta...
***

İşte bu kara noktaya "süveyda" denirdi...
İnsanın, idrak ve sevgi noktasıydı...
"Süveyda..."
Ne şiirsel bir sözcük değil mi?
Sanki sevginin şiiri gibi...
***

Naili adında bir divan şairi, 17. yüzyılda yaşamış.
Onun gazellerini okudum...
Evliya Çelebi'nin çağdaşı bu şairi okuyunca, köklerimizin derinliğini hissettim...
***

Demiş ki şair:
"Padişah-ı mülk-i azadi olan meyharenin...
"Tahta-i meyhanede taht-ı Süleymandır yeri...
"
(Dünya ilgilerinden soyutlanma ülkesinin sultanlığını yaşayan bir sarhoş için, meyhanedeki tahta peyke, Süleyman'ın tahtı ile eş değerdedir...)
***

Alın size Einstein'ın izafiyet (görecelik) teorisi derinliğinde bir şiir...
Bazen soyutlanma ülkesinde bir sarhoşun peykesi (tahta sedir, kerevet) bir sultanın tahtı ile eşittir...
***

Sevgi ve mutluluk, huzur insanın kendi içindedir...
Bunları dışarıda ararsak hayaldir...
İnsanı, sevmek mi mutlu kılar, sevilmek mi?
Sevmektir aslolan, koşulsuz insan sevgisi....
***

Bu yüzden büyük yazar Herman Hesse demiştir ki:
"Yaşama, anlamını kazandıran tek şey sevgidir..."

***
Bu dünyadan bir Ömer Hayyam geçti...
Bin yıl önce kocaman bir Hayyam...
Dedi ki: "Dünya yüzük gibidir, şüphesiz biz de onun nakışıyız..."
***

Bir zamanlar bir de Feridüddin-i Attar vardı.
Büyük bir Sufi şairi...
Bazı kaynaklarda, Mevlana'nın bile gençliğine adım atmadan önce ondan feyz aldığı yazılıdır. Attar demiş ki: "Anlamsız olmadığı halde, öyle gözüken şey, onun anlamsız olduğunu düşünen kişinin cehaletinden daha iyidir...."
***
Gelin büyük şair Nazım Hikmet'in, günümüzün kirlenmişliğine, çürümüşlüğüne sanki bir çağrı içeren dizeleriyle bitirelim bu Hayat Notları'nı:
"Annelerin ninnilerinden, spikerin okuduğu habere kadar
Yürekte kitapta ve sokakta yenebilmek yalanı,
Anlamak sevgilim, bu müthiş bir bahtiyarlıktır
Anlamak gideni ve gelmekte olanı...
"
Gideni ve geleni anlıyor muyuz?
İşte günümüzün galiba en temel sorusu...

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA