İzmir'de son günlerde yeniden İnciraltı planı tartışılıyor.
Neredeyse 25 yıldır, çok sayıda farklı nedenle, bir türlü doğru planlanamadığı için, kentin kanayan yarası konumuna gelen İnciraltı, yeniden EXPO 2020'nin düzenleme alanı olarak kabul edilince, konuyla ilgili olumlu sürece girilmişti.
Kültür ve Turizm Bakanlığı ile İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin ortak çalışması, Balçova Belediyesi'nin katkısıyla; İnciraltı'nda yeşili gözeten, betonlaşmanın önüne geçen, kente artı değer kazandıran, ortaklaşa bir plan hazırlanmıştı. Sonrasında bu ortaklaşa planlama konusunda yetki, Kültür ve Turizm Bakanlığı'ndan çıkarak, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'na geçti. İşte tam bu süreçte, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'nun uyarısıyla; ilk planda, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından bazı değişiklikler yapıldığı anlaşıldı.
ORTAK AKILLA ÇÖZÜLSEYDİ
Aslına bakarsanız, Kocaoğlu'nun uyarısından, bu değişiklikten EXPO süreçlerinde etkin rol oynayan ve ciddi katkı sağlayan; hem Ulaştırma Haberleşme ve Denizcilik Bakanı Binali Yıldırım'ın, hem de Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay'ın bilgileri olduğu anlaşılıyor. Sonuçta gördüğümüz tablodan anlaşılan Başkan Kocaoğlu'nun, uyarılarında haklı çıktığıdır.
Çünkü ortak hazırlanan planda, hem Kültür ve Turizm Bakanlığı'na, hem de İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne bilgi verilmeden; bazı somut değişiklikler yapılmış.
Elbette, keşke İzmir'in ciddi iddia taşıdığı EXPO 2020 sürecinde, yine kendi içinde tartışmalı görüntü yaşıyor algısının oluşmaması için; bu sorun kamuoyuna yansımadan, karşılıklı ortak akıl yaratılarak çözülebilseydi.
Ama Aziz Kocaoğlu da, çok doğaldır; kentin sorumluluğunu taşıyan yerel yönetici kimliğiyle; kentin en önemli meselelerinden biri olarak görülen EXPO 2020'nin düzenlenmesi hedeflenen İnciraltı planlanmasıyla ilgili; ortaya çıkan bir sorunu kentliler ile paylaşmak istedi. Çünkü bunu da yapmasa, yarın oluşabilecek bir olumsuzlukta, rahatlıkla kentlilerin de, kendisine "Neden?" sorusunu sorma hakları olacaktı.
BİRİNE KUŞKU, BİRİNE KOZ
Şunu kabul edelim ki; İzmir'in evrensel bir yarışa çıktığı çizgide; bizlerin hala EXPO 2020 alanıyla ilgili tartışıyor olmamız; hem bu organizasyonu düzenleyen BIE'nin nezdinde ciddi bir olumsuzluk; hem de bizimle yarışta olan rakip kentler açısından, ciddi bir koz.
Ama ne yazık ki, istemesek de, bu süreç yaşandı.
Ben İzmir'e değer veren, EXPO'yu tamamen siyaset dışında tutan Binali Yıldırım ile Ertuğrul Günay'ın sağduyusuna inanıyorum. Aziz Kocaoğlu'nun bu konudaki duyarlılığına tanığım. Eminim, Yıldırım ve Günay'ın 'ombudsmanlık' görevini üstlenmesi; Kocaoğlu'nun ise Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar'a bu konuyu doğru aktarmasıyla; İzmir bu plan sorununu en kısa zamanda aşacaktır.
Çünkü bu saatten sonra, üzerinde kentin bütün dinamiklerinin anlaştığı, iki büyük kurumun birlikte çalışarak iyi niyetle oluşturduğu bir planla ilgili yapılacak keyfi değişiklikler nedeniyle; oluşabilecek itiraz sürecinden EXPO 2020'nin olumsuz etkilenmesine; kentin tahammülü olmayacaktır. Ayrıca bazı İzmir milletvekillerinin, yeterince bilgilenmeden, süreci hemen siyasi nedenlerle yorumlamaları ise hiç şık olmamıştır.