Gençlerbirliği onun için evlattı... Yaşama tutunduğu en büyük 'enstrüman'dı.
Son nefesine kadar o evlada sahip çıktı.
Evlat candı...
Ve o canı yaşatmak için tüm kuralları uyguladı.
Türk futboluna çeyrek asırdan fazla hizmet verdi.
Futbolla özdeşleşen İlhan Cavcav tanınmışlığını Gençlerbirliği'ne borçlu.
Yemedi yedirdi, içmedi içirdi, giymedi giydirdi misali... Söz konusu evlat olunca tüm akan sular durdu.
Hal böyle olunca küme düşecekler arasında hiç anılmadı.
Süper Lig'e 29 yıl sonra veda etti Gençlerbirliği...
Onursal başkanı merhum İlhan Cavcav'ın "evladım" dediği Gençlerbirliği, oğlu Murat Cavcav'ın başkanlık yaptığı Spor Toto Süper Lig İlhan Cavcav Sezonu'nda küme düştü...
Bir baba yokluklara, sıkıntılara tüm kavgalara rağmen o evladı yaşattı.
Bir evlat kendi adının verildiği ligde o emanete sahip çıkamadı. Ortak aklın hakim olmadığı yönetimsel yerde, doğruları bulmayı düşünmek akla ziyan...
Şimdi vakit, dövünme vakti değil. Olanlar olmuş, giden gitmiştir.
Yaşananlardan ne kadar ders çıkartılır bilmiyorum. Ama merhum efsane başkan İlhan Cavcav bu sonu hazırlayanları değneğiyle kovalardı kulüpten.
Ölüm acıdır, hüzündür, gözyaşıdır...
Duyguların çöküşüdür.
Ölümü iki kez yaşamak ise yıkılmaktır.
Ben kimseyi darağacında sallandırmak niyetinde değilim...
Şunu not edeyim ki 'İlhan Cavcav' şimdi öldü... Mirasına, evladına sahip çıkamadık... Ruhuna el Fatiha...