Vatan haini… Çok ifade etmedi.
Şerefsizsiniz. Satılmış, alçak ve yediği kaba pisleyen bir grup güruhsunuz… Öfkemi ifade edecek kelime yok… Önceki geceye dönelim. Gazeteden eşimle beraber ayrıldık… Evimize geçtiğimizde saatler 22.00'yi gösteriyordu… 22.10 sıraları savaş jetleri Ankara semalarında boy göstermeye başladı.
Bir garip durum olduğunu sezmiştim. İstanbul'dan Haber Koordinatörümüz Şaban Arslan'ı bilgilendirdim.
Ardından Ankara temsilcimiz Okan Müderrisoğlu'na başkentte garip şeyler olduğunu belirttim.
'Hemen bakalım' sözlerinin ardından Okan beyin ilk ifadeleri ciddi bir terör tehdidi olduğu yönündeydi.
Israrcı oldum… Terör tehdidi dışında bir şeylerin olduğunu belirttim.
Ulaşabildiğim haber kaynaklarıyla görüştüm.
İşin boyutu dakikalar içinde netleşmeye başladı.
Ankaralılar balkonlarından olan biteni anlamaya çalışıyordu. Aracına binip kent dışına çıkmaya çalışanlar, akaryakıt istasyonlarında yoğunluklar ve bankamatik önlerinde para çekmek isteyenler gecenin içinde yaşananlardı.
Milli iradesine sahip çıkmak için sokaklara dökülenler. Çok kısa sürede başkentin tüm önemli kurumlarının önünde irade sahiplerinin nöbeti başladı.
Ne var ki savaş jetlerimiz ve askeri helikopterler başkent semalarından sabah saatlerine kadar eksik olmadı. Hemen her yarım saatte bir sela okundu.
Cami hopörlerinden milli iradeye sahip çıkılma anonsları yapıldı.
Habercilik refleksiyle kısa süre önce ayrıldığım gazetemizin Ankara ofisine geri döndüm.
Bizlerinde alınabileceğimiz duygusu içinde olan sevgili eşim Meral ise, 'Sen nerdeysen bende ordayım. Gidilecekse birlikte gideceğiz' sözleriyle benden önce evi terk etti. Kâbus dolu gece boyunca gazetede beni bir an bile yalnız bırakmadı.
O korkunç patlamalarda hemen yanı başımda oluşu güç oldu.
Her patlama her uçak sortisinde gece bir türlü bitmek bilmedi.
Bu millete silah sıkanların iflah olmayacağının altını en güçlü duygularla çizmek istiyorum.
Millet iradesine sahip çıkmıştır.
Paralel devlet yapılanması üyelerinin, sempatizanlarının onlarla birlikte hareket edenlerin şimdi hesap günü.
Poliste, askerde, devlet kurumlarında hemen her yerde davul zurna çalınmadan gereği yapılmalıdır.
En az onlar kadar hızlı davranılmalı.
Özetle önceki gece Türkiye bir kez daha askeri darbe girişimi ile karşı karşıya kaldı.
Üniformalı teröristler bir bildiriyle bu işin olacağını zannettiler.
Unuttukları ise o iş bitti. Bu aziz millet size ve sizin gibi terör ayaklarına geçit vermez vermeyecektir.
Demokrasi şehitlerimize rahmet, yaralılarımıza acil şifalar diliyorum.
Üzgünüm, öfkeliyim…
Yarınlar daha aydın daha güzel olacak…
Top yekûn temizlik vakti…