Samandıra'da iki futbolcu birbirinin üstüne yürüyor. Küfürler "gırla" gidiyor. Maç sırasında yaşanan bu olay aslında çok normal. Sonrasında olanlar da belli zaten. Ama en önemlisi tartışma yaşandığı sıradaki resimdir.
Kavga edenleri arkadaşları ayırıyor, Daum da kovuyor. Ayıranlar arasında takım kaptanı Alex yok. Emre Belözoğlu orada ama. Hemen sakinleştirmeye çalışıyor arkadaşlarını, ağırlığını koyuyor, saygınlığını kullanıyor ve tansiyonu düşürüyor. Emre o anda arkadaşlarını, takımı veya antrenmanı sahiplenirken, "bantlı" kaptanın seyirci olması düşündürücüdür. Lider olmak için "farklı" olmak gerektiğini bir kez daha görüyoruz.

DAUM DEĞİŞİM PEŞİNDE
Bunu neden yazdım?
Daum'un açıklamalarını okuyacaksınız. Sizce neden Alex ile ilgili tek bir cümle kurmamış? Değişimin peşinde bence. Hazırlık maçları da yeni rotayı belirler.
Ama, Fenerbahçe taraftarı mutsuz. Transferler onları tatmin etmedi. Etrafta uçuşan isimlerle avunmaya çalışıyorlar. Kimse kombine almıyor. Daum'a güven henüz oluşmamış. Bunun peşi sıra Başkan Aziz Yıldırım'a karşı olan son güven kırıntıları da tehlikede.
Başkan da bunun farkında. "Bomba" isim arıyor. Ama karşısına önce maliyetler çıkıyor, ardından da böylesine bir oyuncuyu Türkiye'ye getirme zorluğu.
Fenerbahçe'yi geçen sene iddiasından çeviren de aynı duygulardı. Sırf "İspanya gol kralını aldık" demek için Güiza'yı transfer etmişlerdi. Sonucu hepimiz yaşadık.
Fenerbahçeliler'in bir noktada birleşmesi ve uzun bir aradan sonra atılmaya çalışılan doğru adımlara, bir nefes alma süresi vermesi gerekiyor.

SORUN, TAKIM TERCİHİ
Eğer bu baskılar artarak devam ederse, yeni Kezman'lar, Josico'lar, Dani Güiza'lar görürler. Birileri kendini kurtarmaya çalışırken, kulübün dibine yine dinamitleri yerleştirir.
Anelka, Roberto Carlos veya Alex gibi ekstra oyuncuları getirmek anlık fırsat veya uzun bir çalışmanın sonucudur. Fenerbahçe de, bu çalışmayı yapacak yapı için Aykut Kocaman'ı getirdi göreve. Parasını da verseniz, gelmeyecek büyük oyunculara boşa enerji harcatmadan, daha ucuz ama çıkış arayan bir piyasanın içine girmeleri için Başkan'a ve yönetimine destek verilmeli, onları zorlamaktan vazgeçilmeli.
Buradaki mücadele, savaşan takım ile forma satan takım arasındaki tercih sorunudur.