Kısa forvetler ve yerden hızlı oynayan ofansif orta sahalar... Ersun Yanal'ın milli takımındaki düzenimiz buydu. Hakan Şükür'ün kadrodan çıkartılmasını "sistem gereği" olarak açıklayan Yanal, " Onu görenin, topu şişirmemesi imkansız. Alışkın oldukları düzen bu " demişti. Bu kararın arkasında daha farklı nedenler de var ama sonuçta Yanal döneminde şikayet ettiğimiz sonuçlar olsa da millilerin pozitif futbolu ortadaydı. Terim Norveç kadrosunda aynı düzene geçti. Rakibin kulelerinden, uzunlarımızın top alması mümkün değildi. 'Güvenilen dağların' artık karlı olduğunu görmekte geç kalınsa da, son refleksler ile doğruya yaklaştık. Artık kişilerin değil, gerekliliklerin kadrosuyla oynuyoruz. Milli Takım yeniden "bizim" haline büründürülüyor. Yeniden "takım" oluyoruz. Bu adımı iyi değerlendirmemiz gerekir.