Hazırlık maçlarını değerlendirirken, sert antrenman gözüyle bakmak doğrusudur. Çünkü ağır idmanı yemiş oyuncuların bu maçlarda yüzde yüz performans göstermesini bekleyemezsiniz. Ancak performanstan önce yapıyı incelemek doğrusudur. "Ne yapmak istiyorlar?" sorusuna cevap aramalısınız.
F.Bahçe üç maç yaptı. Üçünde de sorunu temposuzluktu. Saha içi disiplininde problem olmadı. Gerçi rakiplerin kolay takımlardan seçilmesi de objektif analiz yapmayı zorlaştırıyor. Ama şu andaki görüntüde F.Bahçe'nin mücadele açısından problem yaşamayacağı, fakat gole giderken sıkıntılar çekeceği görülüyor. Kolay rakiplere rağmen Tuncay gittiğinde "F.Bahçe kalbini kaybetti" yorumu yapıldı. Bu işin duygusal tarafıydı, teknik tarafında da ne kadar büyük bir kayıp olduğu bir kez daha görülecek gibi. Zico bir sistem takımı yaratamadı. Yukarıda yazdığımız sorunun cevabında, bu henüz yok. Kaliteli kadroya, Roberto Carlos gibi bir transfere rağmen, sahayı enine boyuna kullanmak isteyen bir onbir göremedik. "Yapmaya çalışıyorlar ama beceremiyorlar" demek isterdik, ama o da yok.
Lig başladığında bu sıkıntılar daha da büyüyecek. Kısa vadede çözüm için tempolu bir oyuncunun, süratli ve takımı rakip sahaya taşıyacak bir futbolcunun alınması gerekiyor. Serhat Akın aslında iyi bir seçimdi. Ama "küstüm-barıştım" edebiyatı ile alınmadı. Bu kısırlık içinde yeni sezonda, Ankaraspor'dan sonra yeni bir "beraberlikler" takımı bulabiliriz.