Dünyayı ahlaki ve insani açıdan infiale sürükleyen soykırımcı siyonistler için çember daralıyor. Etekleri tutuşmuş halde. ABD'de bile anti-siyonizmin konuşma özgürlüğü adı altında artık bir norm haline gelmesinden şikâyet ediyorlar. Hem sadist hem pişkinler. Hiç sormuyorlar niye? Niye bütün dünya onları ve suç ortaklarını lanetliyor? Neden destekçileri bile onları birer birer yalnız bırakıyor?
Fakat yazıp konuşmalarından anlıyoruz ki vicdanları Gazze'deki sadist katliamlardan dolayı hiç sızlamıyor. Endişeleri Batı dâhil küresel kamuoyu tarafından topluca dışlanmak.
İşin ilginç yönü aralarında hâlâ "İnsanlar neden bizden nefret ediyor?" diyenlerin çıkması. Dünya sanki onların yaşam ve zihni konforlarından ibaretmiş gibi yazıp çiziyorlar. Onlardan başkası insan değil sanki. En büyük korkuları ise Filistinlilere uyguladıkları vahşete maruz kalmak.
***
Çünkü Gazze'deki bebekleri 'insanımsı', 'böcekler' ve bakımlı bahçelerindeki 'ayrık otları' diye niteleyip toptan imha ettiklerini iyi biliyorlar. Dünyada Yahudilerin Filistinlileri katlederken başvurduğu sadist ve sakat bakış açısının yayıldığı propagandasını yapıyorlar. Gerekçe olarak da Batı'da yükselen soykırımcı İsrail karşıtı furyayı gösteriyorlar. Hem bu kadar tabansız hem bu kadar barbar olmak da ayrı bir kolektif patoloji olsa gerek.***
Soykırımı destekleyen Yahudileri aklamaya çalışırken daha da batmış Dr. Ommar. "Ya Batı kamuoyu tüm (siyonist) Yahudilerin insanlığını inkâr ettiğinde ne olur?" diye soruyor. Hâlbuki cevabı gayet basit. İnsanlığı inkâr edilerek her gün sistematik şekilde katledilen Gazzeli bebeklerin akıbetinin bin beteriyle karşılaşacaklar.