Soykırımcı İsrail devletinin Gazze'de 6 aydır çocuk ve kadınlar başta olmak üzere masum Filistinli halka yönelik uyguladığı barbar katliamlar Batı'da yüzyıllardır tartışılan Yahudi sorununu küresel çapta ve farklı bir formatta yeniden alevlendiriyor. Batı, Yahudi sorununu antisemitizmin en şiddetli yöntemi olarak tarihe geçen Nazi soykırımı ile kökten bitirmek istedi.
'Yahudi sorununa nihai çözüm' diye görülen Holokost, Hitler tarafından devleti, basını, eğitimi, kültürü ve ekonomiyi kısacası Almanya'yı 'Yahudi ırkından tamamen arındırma programı' olarak devreye sokuldu.
Ancak bu da çözüm olmadı. Bugün Batılı suç ortakları bile İsrail'in insanlığı dehşete düşüren caniliğini artık savunamıyor. En çok da hastane, okul, ev, cami ve yardım konvoylarına yönelik vahşi saldırılar tepkiye neden oluyor.
Bu konuda El Şifa Hastanesi'ndeki katliamlar tarihin görüp görebileceği en sadist ve sistematik barbarlık olarak şimdiden insanların vicdanında ve zihninde yerini almış halde.
***
Siyonistlere sempatiyle bakan CNN ve BBC bile El Şifa'daki vahşetin boyutlarını itiraf etmek zorunda kaldı. Sosyal medya platformlarında, sokak ve meydanlarda insanlar dalgalar halinde İsrail'in başvurduğu sistematik sadizmi küresel çapta lanetliyor.***
Dr. Michelle Kalehzan ise sosyal medya hesabından "İsrail askerleri tıpkı kurbanlarını törenle parçalayan seri katiller gibi davranıyor. Bunun temelinde bireysel ve toplumsal düzeyde sistematik bir psikopatoloji yatıyor. Stanford Üniversitesi'nde psikoloji ve psikiyatri alanında 12 yılı aşkın süre araştırmacı olarak çalıştım. Bu durum insanoğlunun en kötü hâlidir. Bu, asla olmaması için Tanrı'ya dua ettiğimiz insanlardır. Üstelik Holokost'tan farklı olarak bu vahşet televizyonlardan yayınlanıyor ve yine de kimse buna son veremiyor. Profesyonel kariyerim boyunca bu düzeyde bir psikopati ve kötülüğe tanık olmadım" diyerek hayretini aktarmıştı.