İki ay sonra 81 yaşına girecek ABD Başkanı Joe Biden'ın sık sık uçak merdivenlerinden inerken tökezlemesi, boşlukla el sıkışması ya da promter'ı okuyamayacak hallere düşmesi nedeniyle hararetle tartışılan 'bir ayağı mezardaki siyasiler' sorunu yeniden alevlendi.
Nedeni de 81 yaşındaki Senato azınlık lideri Mitch McConnell'in bir kaç hafta içinde iki kez mikrofonlar karşısında donup kalması. Amerikan medyasında sert tartışmalara yol açan sadece bu iki ismin yaşlılık sorunları değil elbet.
Örneğin 2023 başına kadar Temsilciler Meclis Başkanlığı yapan Nancy Pelosi 82 yaşında, bu yılın Ocak ayına kadar Alabama senatörü olan Richard C. Shelby 90 yaşında, yeniden Iowa senatörü seçilen Chuck Grassley 89 yaşında, 39 milyon Kaliforniyalıyı temsil eden senatör Dianne Feinstein 90 yaşında. ABD eski başkanı ve 2024 seçimlerinin favorisi olarak gösterilen Donald Trump da 77 yaşında.
Sadece siyasette değil bürokrasi ve iş dünyasında da 80 ve 90'larında olduğu halde ülkenin kaderini belirlemede etkili hayli isim var. Bütün bu tabloyu artık ağır bir şekilde eleştiren Amerikan kamuoyu, yaşlı oligarklarla yaşlı siyasilerin işbirliği içinde hareket etmesinden oldukça rahatsız.

***

Zira Amerikan yönetim biçimi insan ömrünün ortalama 60 yıl olduğu dönemlere göre dizayn edildi. Ancak sağlık alanındaki gelişmeler sonucu insan ömrünün bu ortalamayı hayli geçmesine rağmen hiçbir reformdan geçirilmeyen eski idari düzenlemenin aynı kalması şimdi ciddi ulusal sorunlara yol açıyor.
Amerikan kamuoyu kadar dünya da 'seksenlikler sorunu' diyebileceğimiz 'oktojenarizm' ile karşı karşıya. Elbette bu sorun siyaset biliminde 'yaşlıların yönetimi' anlamına gelen 'gerontoktasi'yi aşan bir mahiyete sahip.
Çünkü Amerikalılar, Biden başta olmak üzere yaşlı siyasilerin ülkeyi krizlerden kurtarmak için mümkün olan en iyi liderliği sağlayacakları konusunda hiç de iyimser değil.
Siyaset ve iş dünyasının suç ortağı olan Amerikan kartel medyası şimdiye kadar Başkan Biden ve diğer senatörlerin bilişsel sağlığına ilişkin gerçekleri görmezden gelip perdeliyordu.
Fakat artık mızrak çuvala sığmıyor. Haliyle normal Amerikalılar, yetilerine hâkim olmakta zorlanan birinin Başkan diye ABD nükleer cephaneliğinin başına getirilmesini sorguluyor.

***

Washington'daki 'oktojenar iktidar sınıfı' daha çok ulusal politikayı büyük ölçüde belirleyen ve Amerika'daki kamusal alana egemen olan büyük şirketlerin oligarklarından talimat alıyor. Bu yüzden de birçok kesim, hükümetin halktan ziyade büyük şirketlerle hareket etmesini sistemik bir ulusal tehdit olarak görüyor.
Geçmiş dönemlerin tersine, iş dünyası ve uluslararası finans çevreleri artık aşırı solcu, laik ve hümanist bir gündemi savunarak siyasi sınıfları lobiler, uzmanlar ordusu, medya ve akademi dünyası üzerinden istedikleri şekilde kontrol edebiliyor.
ABD'deki yaşlı oligarkların en tanınmışlarının başında 93 yaşındaki George Soros geliyor. Savaşın parçaladığı Avrupa'dan bir mülteci olarak Amerika'ya kabul edilen Soros, servetini burada buldu ve kendisine cömert davranan ülkede her tür toplum mühendisliği faaliyetini yürütmekten çekinmedi.
Amerikan halkı 330 milyon insanın yaşadığı dinamik ülkelerini, hayatının son aşamalarının fiziksel ve zihinsel sorunlarıyla boğuşmak zorunda kalmayan ilham verici, genç ve dürüst liderlerin yönetmesini istiyor. Dünyada pek çok ülke de Amerikalıların istediğini talep ediyor. Fakat şairin de dediği gibi, "insan bazen hayal ettiği müddetçe hep hayal kırıklığına uğruyor..."

Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz