Türkiye'nin en iyi haber sitesi
OKUR TEMSİLCİSİ OKUR TEMSİLCİSİ - YAVUZ BAYDAR

Peri masalına itiraz var

Okurlar hafta sonlarında 'portre' okumayı seviyor. Ama yaşam öykülerine ait ayrıntılarda dikkat gerektiren noktalar var. Bir ilke, 'özel hayatın gizliliği' ile ilgili. Siren Ertan Çarmıklı eleştiride haklı mı?

Gazetenin geçen Pazar ekinde, Peri Masalı Mı, Azmin Zaferi Mi? başlıklı bir Siren Ertan Çarmıklı portresi tam sayfa olarak yayımlandı. Portreler ekte düzenli olarak yer alan, ilgiyle okunan metinler.
Müjgan Halis imzalı Ertan Çarmıklı portresi, olağanüstü güzelliği ve sosyete haberleriyle, en son da geçirdiği lenf kanseriyle tanınan bu hanımın ayrıntılı bir hayat hikayesini -yer yer yorumlu olarak-aktarmaktaydı.
Siren Hanım'ın bu portreye tepkisi olumsuz oldu. Uzun bir eleştiri metniyle Genel Yayın Yönetmeni'ne başvurdu; o da itirazları bağımsız bir gözle ele alması için Okur Temsilcisi'ne iletti.
Tam dört sayfalık metin sitemler ve bazı noktalarda somut tepkiler içeriyor. Özetleyecek olursam, Siren Ertan Çarmıklı şu noktalardan yakınıyor:
- Evli bir kadın hakkında durup dururken nasıl böyle bir sayfa yapılır?
- Buradaki bilgiler daha önce başkaları tarafından yazılmış, çoğu yalan.
- Benim 20 yıllık kuaförüm kadın değil, erkektir.
- Yaşadığım acılar hiç de "Peri Masalı" başlığına uymuyor.
- Gençliğime ait "bitli saç" gibi ayrıntılar kişilik haklarını zedeleyici ve aşağılayıcı.
Eleştiri mektubunu editör Elçin Yahşi ve muhabir Müjgan Halis'e de ilettim.
Halis'in cevabı şöyle:
"Siren Ertan Çarmıklı ile ilgili yazı, bana editörüm Elçin Yahşi tarafından ısmarlandı. Ben de İzmir'de yaklaşık iki haftalık bir araştırmayla Siren hanımı yakından tanıyan birçok kişiyle konuştum ve arşiv taramaları yaptım. Konuştuğum kişiler adları yazılmamak kaydıyla bildiklerini benimle paylaştı. Ben de gazeteciliğin en önemli kurallarından biri olan, kaynağımı gizleme hakkımı kullanarak, yazıda isimlerini belirtmedim. Siren Ertan Çarmıklı, yazıda kendisine bilinçli olarak kötülük yapma isteğimden bahsediyor. Ben kendisini hiç tanımam, habercilik yaptığım mecra da kendisinin ait olduğu çevreden oldukça uzaktır. Ancak gerek kanser tedavisi gördüğü dönemde, gerekse öncesi ve sonrasında, her zaman güzel ve bir giydiğini giymeyen, İzmir'den gelip sosyetenin bir numarası mertebesine ulaşan bu kadınla ilgili bir araştırma yapmam istendiğinde, elbette gazetecilik merakım kamçılandı. Çünkü kendisinin hayatı kim ne derse desin bir başarı öyküsüydü. Yazıda yer alan kuaför salonu, ilk flörtü gibi detaylar tanıkların bana anlattığı şeylerdi. Anlatılan birçok detayı da kendisinin fikrinin tersine kişilik haklarına saygı duyduğum için yazmadım."
"Siren Ertan Çarmıklı, her zaman göz önünde olan ve kendisinin de sıkça belirttiği fiziksel özellikleri nedeniyle, neredeyse her hafta dergi ve gazetelerde gördüğümüz biri. Dolayısıyla yaşamının bilinmeyen detaylarının merak edileceğini tahmin edebilmesi lazım. Öte yandan Sabah gazetesi kendisine karşı özel bir kötü niyet taşısa, kanser tedavisi döneminde yine Sabah Pazar'da kendisiyle iki sayfalık bir röportaj yayınlanmazdı diye düşünüyorum. Sonuç olarak ben söz konusu yazıda hiçbir önyargıya dayanmadan, bir gazetecinin yapması gerekeni yaptım, araştırdım, tanıklar buldum, arşivi taradım ve bulduğum her şeyi bir araya getirerek bir yaşam öyküsü yazdım. Siren hanımın hastalığı nedeniyle aşırı hassasiyet gösterdiğini düşünüyorum. Dünyanın birçok yerinde ünlü insanların portreleri yayınlanır. Ne yazık ki yazı ne kadar objektif olursa olsun portrenin sahibi beğenmez."
Yorum: Portre yazıları her zaman popülerdir. Siren Ertan Çarmıklı'nın topluma mal olmuş bir şahsiyet niteliği taşıdığı, bir "başarı öyküsü" olduğu da aşikar. Portresi yapılabilir. Ama nasıl? Böyle bir öyküyü anlatırken, özel yaşamın gizliliği ile ilgili alana rızasız girmemeye özen göstererek.
Portrede, çocukluktan başlayarak Ertan Çarmıklı'nın erkeklerle ilişkilerinden geçen, sağlıkla ilgili alanlara da uğrayan, "saçta bit"e kadar varan ve hepsi de "özel" alanda kalması gereken çok sayıda ayrıntı var.
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'nin (TGC) temel ilkelerinden biri bize şunu önerir: "Gazeteci, kamuya mal olmuş bir şahsiyet bile olsa, halkın haber alma, bilgilenme hakkıyla doğrudan bağlantılı olmayan hiç bir amaç için, izin verilmedikçe özel yaşamın gizliliği ilkesini ihlal edemez."
Genel Yayın Yönetmeni Ergun Babahan, SABAH'ın öteden beri bu ilkeye bağlı kalmak için büyük çaba gösterdiğini anımsatarak Siren Ertan Çarmıklı ve okurlardan özür diliyor.

YAZARIN BUGÜNKÜ DİĞER YAZILARI
Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA