GEÇEN hafta bu köşede İstanbul Taksim'deki bir otelde gerçekleştiği öne sürülen bir ırza tecavüz olayına ilişkin haberleri değerlendirmiştim.
Haberlere şikâyetin nedeni, metinlerde otelin adının geçmesiydi.
İki okurumuzdan notlar aldım. Hassas tartışmaya katkısı olur umuduyla aktarıyorum. Hasan Özdemir bir e-posta göndermiş.
"Bu, sıradan bir olay değildir. İnsanlar konakladıkları otellere can ve mallarını, namuslarını emanet ederler. Hangi otelin güvenilir olup olmadığı hakkında bilgi sahibi olmak insanların hakkı. Otel herhangi bir işyeri değil. Bir fabrika ya da mağaza çalışanının dışarda işlediği suç tabii ki işverene mal edilemez ama bu olayda suçun (eğer hakikaten işlenmişse), otelde bir görevli tarafından işlendiği iddiası varsa otelle ilgili bilgilendirme de normaldir. Basın suçlanacağına, çalışanlar iyi denetlenmeli. İnsan çalıştırmak sorumluluk isteyen iştir."
Okurumuz Emre Akbulat da bir başka boyuta işaret ediyor:
"Bugün internete girin, dünyanın neresinde olursa olsun otellerle ilgili her türlü tüketici bilgisini de buluyorsunuz. Böylelikle işi profesyonel yapmak isteyen oteller de biraz kendilerine çeki düzen veriyorlar."