Türkiye'de otomobil üretiminin macerası 1929 yılına kadar dayanıyor. Bu girişim dünyadaki büyük ekonomik buhrana yenik düştü ve 1930 yılında sona erdi. Otomotiv sanayiinde kendimize çok fazla haksızlık etmeyelim. Türkiye'de 20'den fazla otomobil üretim tesisi bulunuyor. Üretim ve yedek parça sanayiinde birçok Avrupa ülkesinin önündeyiz. Ama kendi markamızı üretemedik.
HAYAL 1958'DE BAŞLADI
Demokrat Parti iktidarıyla birlikte toplumun tüketim alışkanlığında büyük bir değişim yaşandı. İnsanlar hızla otomobil sahibi oluyordu. Yerli otomobil hayali o yıllarda başladı. Ama hep hayal olarak kaldı. 1958 yılında üretilen Nobel isimli 3 tekerlekli araçları, 1961 yılında yürütemediğimiz Devrim otomobilini, 1968 yılında baskılara dayanamayarak durdurulan Zafer otomobilini saymazsak yerli otomobil hayalini gerçekleştiremedik
1970-1980'li yıllarda ithal markalara hep bağımlı kaldık. Kalite düşük ama talep de yüksekti. Vatandaş bedelini ödüyor ve aylarca sıra bekliyordu. İnsanları kuyruğa sokmak, aylarca bekletmek bir pazarlama hilesi miydi bilmiyorum. Yerli otomobil hayali neden gerçekleşmedi? Bazı çevreler yerli otomobili hep gereksiz buldu. Rekabet edeceğimize inanmadılar. "Montaj yapalım, ithal edelim ama kendi markamız olmasın" dediler. "Böyle gelmiş böyle gider, yerli otomobil bizim boyumuzu aşar" diyenler oldu. Üreticiler de hep ceplerine atacakları kârı düşündü. Yerli bir marka oluşturma, büyük yatırımlar yapma fikri kimseye sıcak gelmedi.
ERDOĞAN: BABAYİĞİT YOK MU?
Cumhurbaşkanı Erdoğan yarım asır sonra bu ezberi bozdu. 2011 yılında TÜSİAD'cılara seslenen Erdoğan, otomobildeki montaj endüstrisinden yerli otomobil sanayiine geçilmesini istemiş ve "Bu işe girecek bir babayiğit yok mu" diye sormuştu. 2017 yılına kadar birkaç küçük girişim dışında bu konuda ilerleme kaydedilmedi. Kimse taşın altına elini sokmak istemedi. Erdoğan bir kez daha "Babayiğit yok mu?" dedi. 6 ay sonra 5 dev şirketten oluşan "Togg" kuruldu. Hemen itiraz sesleri yükseldi. 2019 yılında ortaya çıkan SUV modelin prototipi bile "Türkiye bunu yapamaz" diyenleri susturmaya yetmedi.
Burada elbette bu 5 firmanın aldığı büyük sorumluluğu ve fedakârlığı çok önemsiyorum. Hepsini ayrı ayrı tebrik etmek gerekir. Ama gelinen noktada, yerli otomobil sanayiinin önünü açan, bu konuda ısrarcı olan, bıkıp usanmadan her konuşmasında bu konuya vurgu yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın gerçek babayiğit olduğunu söylemeden geçemeyeceğim.
65 YILLIK HAYAL GERÇEKLEŞTİ
Togg'un heyecanla beklenen satış süreci bugün başlıyor. Hedef büyük. 2030 yılına kadar 1 milyon aracın teslim edilmesi planlanıyor. Fiyat konusu ve diğer detaylar bugün belli olacak ama Togg'un muadili araçlarla rekabet edecek düzeyde olacağının altı çiziliyor. Modeline göre araçların 900 bin ile 1.5 milyon lira fiyat aralığında olması bekleniyor. Ödeme konusunda kamu bankalarından finansal destek sağlanacağı da belirtiliyor.
Evet bugün tarihi bir gün. Cumhurbaşkanı Erdoğan 2011 yılında Türkiye'ye, "Biz yerli otomobili yapacağız" sözünü vermişti. Erdoğan bir kez daha halkına verdiği sözü yerine getiriyor. Türkiye seçmeni neden "Yaparsa yine Erdoğan yapar" diyor, şimdi anladınız mı?