Dünyanın birçok ülkesindeki siyasi yorumcuların gündeminde mayıs ayında gerçekleştirilmesi beklenen Türkiye seçimleri var. Son olarak İngiltere merkezli Economist dergisinde yayınlanan bir analizde muhalefetin dağınık yapısına değinildi ve "Erdoğan'ın karşısında kazanmaları çok zor" yorumu yapıldı.
Bazı analizlerde ise Türkiye seçimlerinin dünyadaki gelişmeleri doğrudan ilgilendirdiğinin altı çiziliyor. Bu yorumlar bence de gerçeği yansıtıyor.
Türkiye'nin Batı ve Doğu arasındaki pozisyonu dünyanın kaderini belirliyor. Ukrayna'da süren "Rusya-NATO savaşı"na Türkiye'nin eşit uzaklıkta ve tarafsız tutumu, bu geriliminin kontrolden çıkmaması için büyük önem taşıyor.
Türkiye'nin bu tavrı değiştiği an gerçek manada bir Üçüncü Dünya Savaşı'nın çıkması ihtimal dahilinde. Bu sebeple hem içerideki hem dışarıdaki odaklar kendi deyimleriyle "Tayyip Erdoğan rejimi"nin değiştirilmesi için çığlıklar atıyor.
Bu çığlıkların en ilginci de Ali Babacan'dan geliyor. İlginç bir şekilde Babacan, Türk milletinin değer verdiği ne varsa düşman ilan etmiş durumda. Önce "Türklük" kavramının Anayasa'dan çıkarılabileceğini söyledi. Şimdiyse yediden 70'e herkesin gurur duyduğu Türk savunma sanayiini ve SİHA'ları hedef alıyor.
İşin daha acıklı yanı, ekonomi bakanlığı yapmış birinin ekonomi konusunda hiç fikrinin olmadığının ortaya çıkması. Yüzde 99 satışı yurtdışına yapılan ve pazar lideri olan bir ürünün rekabetçi olmadığını iddia edecek kadar aymazlaşmış bir Babacan var karşımızda.
Babacan'ın kafasından geçenleri sahiden merak ediyorum. Patronu Tayyip Erdoğan iken şimdiki patronu Kandil oldu. Ancak "Türkiye için hazırladığı yıkım planını Davos'a onaylatmaya giden" Babacan'dan daha hırçını da var. Tahmin ettiğiniz gibi o isim de Ahmet Davutoğlu.
Müstafi başbakan Davutoğlu, kızdırırlarsa seçim öncesinde veya seçim sonrasında her türlü krizi çıkaracağını söyleyerek "stratejik derinliğinin" vardığı en dip noktayı bulmuş oldu.
Şimdi bu iki eski AK Partili, altılı masanın en büyük baş belası haline gelmiş durumda. Ancak Cumhur İttifakı seçmeninin mi yoksa altılı masa seçmeninin mi bunlardan daha çok nefret ettiğini tahmin etmek zor. Yani iki tarafta da çok fazla sevildikleri söylenemez.
***
FETÖ'NÜN AVRUPA BEYNİ DEŞİFRE OLDU
Sabah Gazetesi Haber Koordinatörü Abdurrahman Şimşek, Avrupa'daki FETÖ yapılanmasını deşifreye devam ediyor. 8 isim oldukça önemli. FETÖ'nün Almanya'daki elebaşı Ercan Karakoyun, Almanya'da görüntülendi. Tüm detayları bugünkü Sabah'ta okuyacaksınız. 5 bin FETÖ firarisinin Almanya'ya entegre edilmesini sağlayan Karakoyun çok kritik bir isim.
Bu tür haberler kolay yapılmıyor. Aylar süren bir çalışmanın ürünü. Türkiye aleyhinde dünyanın dört bir yanında kara propaganda yapanların bu tür haberlerden çok rahatsız olduğunu biliyoruz. Sadece FETÖ'cüler değil onlara kol kanat geren Avrupa ülkeleri de bu durumdan rahatsız. Sabah Gazetesi de rahatsızlık vermeye devam edecek. Önümüzdeki günlerde çok sürpriz isimlere de hazır olun. Abdurrahman Şimşek ve ekibini tekrar tebrik ediyorum.