Siyasetin tatsız olaylarından biri de tarihi bilgisi zayıf olan politikacıların bugün ile dünü benzetmeye çalışmalarıdır. Bunun son örneğini İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı, Osmanlı'yı 33 yıl yöneten İkinci Abdülhamid'e benzetmesinde gördük.
Sultan Abdülhamid'i hangi yönüyle eleştirdiğini anlamadık. İttihatçılara karşı ülkesini korumaya çalıştığı ve parçalanmadan 33 yıl boyunca bunu başardığı için olabilir mi?
Merak etmemek mümkün değil. Türkiye'nin liderini, yani Erdoğan'ı İkinci Abdülhamid'e benzettiğine göre acaba kendisini kime benzetiyor? Herhalde Hürrem Sultan olamaz. Birçok özelliği açısından Hürrem Sultan, İyi Parti liderini suya götürür susuz getirirdi. Yoksa sakın Çariçe Katerina'ya özenmiş olmasın?
Neticede Osmanlı'ya karşı yapılan en büyük pazarlıklarından birinin failidir Çariçe.
İŞBİRLİKÇİLERİ KİME BENZİYOR
Başta da söylediğim gibi, eksik eğitim insanların kafasını dağıtır. Örneğin, şu anda Cumhuriyet Halk Partisi'nin lideri Kılıçdaroğlu bir kaset komplosuyla göreve geldi. Acaba Meral Akşener bu konuda kimin neye benzediğini araştırdı mı? İşbirliği yapacağı insanların siyasi doğrulukları onu ne kadar ilgilendiriyor.
Osmanlı'ya gelince... Sakın kimseye "Kanuni'ye benziyor" demesin... Çünkü Kanuni bilindiği gibi kendi evladı Mustafa'yı iki oğluyla birlikte iftara çağırıp boğdurmuştu. Yani büyük gördüğümüz insanların öylesine zaafları var ki tahmin bile edemeyiz.
Buna karşılık evlatların ve kardeşlerin öldürülmesini meşru kılan Fatih Kanunnamesi'ni Birinci Ahmed yok etmiştir.
DARBE GELENEĞİ HORTLATILAMAZ
Bakalım Osmanlı'da bir türlü bitmeyen darbecilik geleneğini cumhuriyette kim yok edecek? Herhalde İttihat ve Terakki'ye övgü düzenler değil. 15 Temmuz'da hem darbeci gelenek hem de FETÖ en büyük darbeyi yedi. Kimse yenilerine heveslenmesin.
Meral Akşener'in bazı benzetmeler yaparken daha dikkatli olmasında fayda var. Bir anda kendisini darbeci İttihatçılarla aynı safta bulabilir.
Dün Gölcük'te 6 tane denizaltının kaynak törenine katılan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ı izlerken aklımdan bunlar geçti. Hem NATO'ya hem de içimizdeki milli savunma sanayiini hazmedemeyenlere önemli mesajları vardı.
Yakın geçmişte Türkiye'deki malum kişiler, Erdoğan'ı devirmek için her türlü darbe türünü denedi. Bugün de denemeye devam ediyorlar.
Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz