Olaylar akıp giderken bazen gözleri yaşartan, yürekleri titreten hadiseler de yaşanır.
Bunlardan birine geçen gün tanık olduk.
Eski adıyla Yassıada, yeni adıyla Demokrasi ve Özgürlükler Adası'nda toplanan Türk liderlerden Kazakistan Cumhurbaşkanı Tokayev şöyle konuştu:
"Geçen yüzyılın ortasında kader sürgünüyle yollara düşen binlerce Kazak ailesini Anadolu topraklarında kucaklayarak karşılayan Adnan Menderes'i anmadan geçemem. Kazakların burada yerleşmesine, işlerini kurarak köklerini derinleştirmesine imkân sağlayan Adnan Menderes'e Kazakistan halkı adına Allah'tan rahmet, tüm Türk halkına da içten şükranlarımı iletmek istiyorum."
SIĞINILACAK LİMAN
Anadolu, bir Türk toprağı olduktan sonra dünyadaki bütün Türkler için sığınılacak bir anavatan da olmuştur.
Sadece yaşadıklarımızı hatırlayalım...
İkinci Dünya Savaşı'nda Sırpların zulmünden kaçan Boşnaklar, Soğuk Savaş'ta Bulgar zulmünden kaçan Türkler, İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra Stalin'in sürgüne mahkûm ettiği Tatarlar, Çarlık Rusya'sı genişlerken kendilerine hayat hakkı tanınmayan Çerkezler hep Anadolu'da nefes almışlardır.
Kazak lider Tokayev'in Demokrasi ve Özgürlükler Adası'nda Adnan Menderes'i hatırlaması, rahmetli Başbakan'ı idama mahkûm edenlerin yüzlerini bir kere daha kızartmış mıdır acaba?
KIYMETİNİ BİLELİM
Hepimiz buralıyız, hepimiz bir yerlerden buraya geldik.
Benim baba tarafından ailem 13'üncü yüzyılda Antep'e gelmiş.
Anne tarafım Şahingiray, yani onlar da Kırım'dan gelmişler.
Ailemde Çerkezler de var ama hepimiz Anadolu Türk'üyüz.
Bunun kıymetini bilelim ve birbirimizin kuyusunu kazmayalım.
Geçmişte bıraktığımız binlerce yıl, önümüzdeki binlerce yılın sağlıklı ve güvenli geçeceğinin teminatıdır.
Bu gerçekleri hatırlatan Tokayev'e kendim ve milletim adına teşekkür ediyorum.