CHP'nin ve Millet İttifakı'nın siyasetin gündemine "İlle de güçlendirilmiş parlamenter sisteme dönelim" söylemini sokmayı amaçlayan nakıs teşebbüslerini hayretle izlerken, yazar arkadaşımız Hasan Basri Yalçın'ın bilmeceyi çözdüğünü sevinerek gördüm. Şöyle irdelemişti "parlamenter sisteme geri dönüş" lafını:
'Ezberleri seslendiriyorlar'
"- İçerik olarak ne kastettikleri çok belli değil. Eğer sorarsanız "denge-denetlemenin geri dönüşü" gibi beylik cevaplar alırsınız. Bu sözler de çoğunlukla ezberden ibaret. Denge-denetleme mekanizmasını sistemle nasıl ilişkilendirdiklerini bile aktarma gayreti yok."
;"- Sanki Cumhurbaşkanlığı sistemi, doğası gereği dengesiz bir sistemmiş de parlamenter sistem çok dengeli bir sistemmiş gibi anlamsız bir varsayıma dayalı olarak düşündüklerinden iddianın gerçekliğini bile sorgulamıyorlar."
Üç milletvekili istifa etti
Evet... Tam bu bilmecenin çözümüne tanık olurken, bir bilmeceden öteye anlam taşıyan bir girişime hedef oldu CHP... CHP Karabük Milletvekili Hüseyin Avni Aksoy ve CHP Yalova Milletvekili Özcan Özel ile birlikte Genel Merkez'e mektup gönderen Mehmet Ali Çelebi istifasının ardından bir çağrıyı da seslendirdi:
"İstifanın gerekçelerini 1.2 milyon üye ile parti içi referanduma götürelim (elektronik), kabul görmezse milletvekilliğinden de istifa edeceğim. HODRİ MEYDAN!"
'Kekeleyen bir CHP'
İstifaların açıklandığı toplantıda söz alan Çelebi, "Emperyalizme diz çöktürmüş CHP'den milli konularda kekeleyen CHP'ye geldik. Atatürk demekten çekinenleri el üstünde tutan CHP'ye geldik. Yanlışları görüp susabilirdim. Bunu size yapamam. Bunu kendime yapamam. Cumhuriyetimize ve milletimize bunu yapamazdım. Tarafım 29 Ekim ruhudur. Sönerek yok olmayacağım. Yanıyorum, öyleyse varım. Hakkınızı helal edin. Partiden istifa ediyorum" diye konuşmuştu. İstifalar sonrası CHP'nin Meclis'teki sandalye sayısı 138'den 135'e düştü.