Uluslararası ilişkiler zaman zaman moral bozucu tablolarla kamuoyuna yansısa da, zaman zaman olumlu gelişmelere de rastlanıyor.
Benim açımdan içinde bulunduğumuz zaman diliminin en kabul edilemeyecek görüntüsü Venezuela'yı ilgilendiriyor.
Ülkenin meşru ve seçilmiş yönetimi varken, Amerika'nın Guido adında bir adamı Venezuela'nın temsilcisi olarak kabul etmesi, çağın ayıbı değil midir? Bu durum, Amerikan yapımı darbelere sahne olmuş her ülkeyi yakından ilgilendirmiyor mu?
Libya'da aynı durum
Bir başka ayıp da Libya'da sergileniyor.
Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri ile Mısır'ın ön planda bulunduğu ülkeler, Libya'nın asi generali Hafter'i her açıdan destekliyorlar. Bu adam aldığı silahlarla Libya halkını ve meşru hükümeti vuruyor.
Ateşkes isteği
Son bir haber vardı Münih mahreçli.
Buna göre Türkiye'yi Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun temsil ettiği toplantıda, Libya'da ateşkes ve silah ambargosunun uygulanması konuları ele alınmış.. Toplantı sonrası son dakika açıklama yapan Almanya Dışişleri Bakanı Maas, "Tüm taraflar Berlin Konferansı'ndaki hedefleri tekrar teyit etti" derken İtalya, bir sonraki toplantının Roma'da yapılacağını duyurmuş.
Berlin'deki konferans
Hatırlanacağı gibi Almanya Başbakanı Angela Merkel'in daveti üzerine, 19 Ocak'ta, aralarında Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un da bulunduğu devlet ve hükümet başkanlarının katılımıyla Berlin'de 'Libya Konferansı' yapılmıştı.
Çavuşoğlu ümitli
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu "Bundan sonra Birleşmiş Milletler (BM) ve diğer uluslararası örgütlerle de neler yapacağız onları konuştuk.
Biz de Türkiye olarak tek çözümün siyasi çözüm olduğunu ve bunun için de (Libya'nın doğusundaki gayrimeşru silahlı güçlerin lideri Halife) Hafter'in ihlallerinin ve saldırganlığının durdurulması gerektiğini vurguladık" diye konuştu.
Bir sonraki Libya Uluslararası İzleme Komitesi toplantısının Roma'da yapılacağını belirten Çavuşoğlu, "Tarihini İtalyanlar'la belirleyeceğiz" dedi.