Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun 11'inci Büyükelçiler Konferansı'ndaki konuşması, gerek Türkiye'nin dünyadaki yerini vurgulaması gerekse dış siyasetimizin temel göstergelerini hatırlatması açısından çok önemliydi. Çavuşoğlu, "'Yeniden Asya' adını verdiğimiz açılımı bugün ilan ediyoruz" derken Avrupa Birliği'nin Doğu Akdeniz meselesindeki tutumuna sert tepki gösterdi. Çavuşoğlu, "AB mahkeme gibi hareket edemez. Onların aldığı tedbirlere göre hareket etmeyeceğiz" dedi. Çavuşoğlu'nun önemli değerlendirmelerinden bazıları satırbaşları ile şunlardır:
Trump bizi anlıyor
"-ABD ile aramızdaki sorunları dostluk ittifakımız ekseninde çözmek istiyoruz. Bu konuda ABD'nin somut adım atması gerekiyor. ABD'nin Suriye'de PKK ile angajmanını sonlandırmasını ve FETÖ ile mücadele ile ilgili taleplerimize olumlu yanıt vermesini istiyoruz. S-400 tedarikimiz kapsamından çıkarılarak yanlış bir boyuta taşınmıştır. Bu meseleyi F-35 ve yaptırım yasasıyla bağdaştırmak müttefiklik ruhuyla bağdaşmaz. Bu konuyu en iyi anlayanın ABD Başkanı Trump olduğunu görüyoruz. ABD'den yapıcı yaklaşımların gelmesi durumunda iş birliği modeline dönmemiz mümkündür."
"Cumhuriyet'in en çetin dönemi"
"-Uluslararası ortam bakımından Cumhuriyet tarihinin en çetin dönemlerinden birindeyiz. Dönüşümler yüzeysel değil derin ve kalıcı. Soğuk savaşı takiben ortaya çıkan tek kutupluluk kısa sürdü. Dönüşüm sancıları yaşanmakta. Belirsizlik her tarafta. Sitemde gerilim ve çalkantı var. Çok taraflılık geri tarafa itildi. Refahın korunması için oluşturulan kurumlar çaresiz. Risklerimizi fırsata dönüştürmeliyiz. Çevremizdeki zafiyetleri ön görme ve yönetme becerisi hayati önemde."
Yükselen ırkçılık
"-Avrupa'da yükselen ırkçılık AB'nin temellerini sarsmaktadır. AB ya kendi ilkelerinden uzaklaşıp geçen yüzyılın söylemlerine dönecek ve hasta adam olacak ya da yeniden canlanacak. İkinci seçenek için Türkiye'nin AB'ye girmesinin etkili olacağını düşünüyoruz. AB Türkiye'yi dışlama yönündeki enerjisini başka türlü kullansa, Türkiye AB üyesi AB ise daha etkin bir kurum olur. Biz AB'nin kusurlarına değil, on yıllar önce birlikte tayin ettiğimiz hedeflere uyacağız. Biz üzerimize düşeni yapmaya devam edeceğiz. Bu yolun uzun ve ince olduğunun hep bilincindeydik. Salt göç ve güvenlik konusunun diğer bölümleri gölgelemesine izin vermeyeceğiz. Kat edilen her mesafe ülkemize katkı olarak dönecektir."
"Irak, Suriye ve barış"
"-Dış politikada temel hedeflerimiz çevremizde barış ve kalkınma kalkanı oluşturmaktır. Arap baharı etkilerini, Filistin'deki işgalin devam ettiğini görüyoruz. Türkiye ne pahasına olursa olsun Filistin davasını savunmaya devam edecektir. Filistinli kardeşlerimizi hiçbir zaman yalnız bırakmayacağız. Diğer taraftan Körfez krizinde tek taraflı hamlelerin bölgeye zarar verdiği ortadadır. İşbirliği için oturup kardeş kardeşe konuşmaya ve sorunları çözmeye biz hazırız. Üstüne basarak söylüyorum, Irak ve Suriye'de huzur tesis edilmeden Ortadoğu'da barış ve düzen kurulamaz."
Yeniden Asya
"-Asya'nın farklılıklarını gözeten ancak bölgeye bütüncül bakabilen yeni politikayı oluşturma zamanı gelmiştir. 'Yeniden Asya' adını verdiğimiz açılımı bugün ilan ediyoruz."