UEFA Avrupa Ligi macerasına da Benfica yenilgisiyle başlayan Galatasaray'da özellikle orta sahadaki organizasyon sıkıntısı göze çarpmış... 2-1 kaybedilen karşılaşmada teknik direktör Fatih Terim, faturayı büyük ölçüde defansif orta saha oyuncularına kesmiş...
Fatura kesilir
Büyük takımların her yenilgilerinden bu tür haberlerin çıkmasına alışığız...
Takımların teknik direktörleri yenilginin faturasını hemen bazı oyunculara keserler.
Herhalde futbol açısından bu da doğru bir karardır ki, her yenilgiden sonra tekrarlanıp durur.
Sürekli yenilgi
Burada mesele futbolda her maçtaki ve her mevkideki başarı sürekli aranırken, futbol kadar önemli bir uğraş olan siyasette aynı arayışın pek bulunmaması değil midir? Muharrem İnce'nin CHP'nin teknik direktörü Kılıçdaroğlu'nu tanımlarken "Hep yeniliyorsun, hep yeniliyorsun" demesini hatırlayın... Ve bugün CHP'nin yerel yönetim adaylarının seçiminde yaşadığı kargaşanın partiden istifalara dayandığını hatırlayın...
31 Mart ve sonrası
31 Mart'ta mesela Şişli'de CHP'nin adayı yenilir ve DSP'den adaylığını koyan Mustafa Sarıgül Belediye Başkanı seçilirse, Kılıçdaroğlu faturayı orta saha oyuncularına mı yoksa kendisine mi kesecektir? Ya da CHP ile Millet İttifakı girişimini başlatan Meral Akşener, 31 Mart sonrasında bu ittifakın aslında HDP'nin adaylarına avantaj sağladığını görürse, İYİ Parti'nin çıkmaz bir sokağa girdiğini görüp, tüm takımın ve kendisinin görevlerine son verecek midir?
Ne bekliyoruz?
Bizler seçmenler olarak belediyecilikten ve dolayısıyla seçilecek belediye başkanlarından, kentli yaşamda rahatlıklar üretmelerini, alt ve üst yapıları yenileyerek kentleri yarına hazırlamalarını bekliyoruz. Eğer partiler aday seçiminde bu beklentilere cevap verecek isimleri değil de, aday adaylarının kimin adamı olduklarına göre kişileri belirliyorlarsa, siyaset de particilik de kesinlikle yozlaşır. Bu günlerde bu durumun en çok CHP'yi akla getirdiğini de herhalde hatırlamalıyız.