Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk çocuğu okulda olan anne ve babaların yıllardır gözlemledikleri ve yakındıkları gerçeklere öylesine cesurca parmak basıyor ki… Derslerin çok uzun ve teneffüslerin çok uzun olduğu ve ilk fırsatta unutulacak ezberlerin sözde eğitilmiş insanlar yarattığı yanılgısına, bir noktada birinin dur demesi gerekiyordu. Ziya Selçuk galiba bu görevi üstlenmeye aday…

Önemli gözlemler
Milli Eğitim Bakanı Selçuk Kanal 7'de yayınlanan söyleşisinde de, sık sık yaptığı gibi eğitim sistemimizin anatomisindeki çarpıklıklara yine parmak bastı. Ziya Selçuk'un söylediklerini kayda geçirmekte fayda vardır. Bu gözlemlerin doğruluğunu paylaşanların sayısı arttıkça, gerçekçi bir reform belki gündeme gelecektir…

Karne ve çocuk
-Çocuk için "Karnesi iyiyse iyidir, kötüyse kötüdür" denkleminin kurulmaması gerektiğini söyleyen Selçuk, hayata dokunmayan bir çocuğun bütünsel anlamda gelişmeyeceğini vurguladı.
-"Ders çalış" baskısı başka yerden olumsuz yansımalara sebep olabilir. Çocuk hayatı tanımak ve sosyalleşmek, kendi ilgi ve ihtiyaçları doğrultusunda derinlik kazanmak gibi bir çabanın içerisindeyse asıl eğitim budur. Bu arada kitap okuyan çocuklar hayatta fark atarlar.

Okuldan soğumak
- Kendisine anlamsız gelen konularla zorunlu olarak yapması istenen şeylerle uğraştığında yaptığı iş daha da anlamsız hale gelmeye başlar ve okul açılmadan soğur. Çocuğun sosyal alanda gelişmemesi karnesi ne kadar iyi olursa olsun onun hayat başarısına hizmet etmiyor."

Somut çözümlere doğru
"Eğer biz mesleki teknik eğitimi bir yola koymazsak bu sefer toplumdaki gelir dağılımındaki eşitlikler, eşitsizlikler ya da toplumdaki rol ve görevlere dair bazı problemler daha da büyüyecek."
"Herkes yüksek öğretim mezunu olmak gibi bir hedefe kilitlenecek ki şu anda öyle zaten. Bunun önüne geçebilmek için insanlara sahici, işe yarayan birtakım somut çözümler üretmemiz gerekiyor."

Çok fazla ders
"Bir çocuğun 15-16 dersi alması, anlaması, derinleştirmesi ve içselleştirmesi asla mümkün değil. Sınıfta kalmanın hemen hemen hiç mümkün olmadığı bir ortamda, öğrenci 'Siz ne yaparsanız yapın, ben zaten geçeceğim' diyor. O zaman da 4 işlemi bilmeden lise bitirilebiliyor ve çocuklar üniversitede zayıf olmaya başlıyorlar.

Bir takvim var
"Bakan Selçuk, 2023 Eğitim Vizyonu'nun 3 yıllık bir eğitim sürecinde ele alınacağını ifade etti. Altyapının 3 senede bir döngüye girebileceğini dile getiren Selçuk, çalışmalarının bir takviminin bulunduğunu söyledi."