Öyle hareketli günleri yaşıyoruz ki... Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın'ın da söylediği gibi "Her an her yerde her şey olabilir."
Kapsam meselesi
Bu "Her şey"in kapsamına nelerin girdiğini yazmaya bir gazete köşe yazısına ayrılan yer yetmeyecektir. Ama şöyle kabaca bir değerlendirme yaparsak, mesela Rusya ve Çin ile Amerika arasında sıcak bir çatışmadan bile söz edebiliriz... Bu arada Pensilvanya'da üslenen FETÖ elebaşının yaka paça Türkiye'ye getirilmesi bile, olabilecek her şeyin kapsamına girebilir.
FETÖ temizliği
Açıkçası 15 Temmuz darbe girişimi ile uyandıktan sonra, tam olarak devlete sızmış olan FETÖ'cülerin kaç kişi oldukları henüz tam olarak saptanamadı. Bu nedenle hâlâ çeşitli askeri ve sivil kuruluşlarda kalabilen görevli imamların "Bir gece ansızın gelebilirim" şarkısını her duyduklarında uykularının kaçtığı kesindir.
İdlib ve teröristler
Tabii bir de "Soçi uzlaşması" uyarınca İdlib'de bundan sonra nelerin olabileceği meselesi var. Bu uzlaşmanın hükümlerine göre Türkiye sınıra bitişik bölgede üslenen teröristlerin ağır silahlarını toplayacak ve Rusya ile birlikte güvenli bölgede asayişi sağlayacak. Ancak ilk haberlere göre bir bölümü de El Kaide'ye yakın olan El Nusra gibi terör örgütlerinin de silah bırakmaya pek niyetleri yoktur. Yani "Her şey olabilir denildiğinde", İdlib'in bizim sınırımıza yakın bölgelerinde yoğun çatışmalar da olabiliri anlıyoruz.
S-400 sorunsalı
Bu arada ABD'nin Çin'e uyguladığı yeni yaptırımların bir nedeni de Çin'in Rusya'dan S-400 hava savunma sistemi satın almasıymış. Düşünün ki NATO üyesi falan olmayan Çin'in kimden silah alacağına karışan ABD, bizim S-400'ler gelince acaba neler yapacaktır?
Bu da iyi haber
Neyse... ABD ile vardığımız Menbiç mutabakatının uygulanması yolunda 48 devriye çalışması yapılmış, ortak devriye için çalışmalar tamamlanmak üzereymiş. Çok yakın bir zamanda da müşterek eğitim ve devriye faaliyetleri başlayacakmış... Bu da iyi bir haber mi diyelim?