Ben AK Parti'de sözü geçen bir siyasetçi olsaydım, Muharrem İnce'ye ve Kurultay'da onunla birlikte hareket ettikleri için milletvekili listelerine alınmayan CHP'li milletvekillerine AK Parti listelerinde yer verirdim.
Babasının çiftliği gibi
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun "Gel bakalım buraya" diye yanına çağırıp CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı ilan ettiği parti içindeki en güçlü rakibi Muharrem İnce'den kurtulma planının ayrıntıları ortaya çıktıkça, insanın yüreği yanıyor. CHP'nin Kılıçdaroğlu yönetiminde girdiği tüm seçimlerden yenilgi ile çıkmasına karşın, bu siyasetçinin partiyi babasının çiftliği gibi yönetebilecek güce eriştiği artık iyice anlaşılmıştır.
Tasfiye edildiler
Örneğin AK Parti'nin kurucusuyken yolunu ayıran Abdüllatif Şener, CHP'nin Konya listesinde birinci sıraya konulmuştur. Ama mesela Mustafa Balbay'a veya Fikri Sağlar'a yer bulunamamıştır.
AK Parti'nin diğer kurucusu Abdullah Gül'ün CHP'nin Cumhurbaşkanı adayı gösterilmesine itiraz eden CHP Trabzon Milletvekili Haluk Pekşen liste dışı bırakılmıştır ama Saadet Partisi adaylarına CHP listelerinde kolayca yer bulunmuştur.
Temizlik operasyonu
Başa dönersem... Muharrem İnce bir kader kurbanıdır... Nasıl olsa Cumhurbaşkanı seçilemeyeceği için Kılıçdaroğlu onu aday göstererek, parti içindeki rakibinden de böylece kurtulmuştur. Bahtsız Muharrem İnce'ye kurultaydaki liderlik mücadelesinde destek veren isimler de milletvekili adayı gösterilmeyerek, ciddi bir temizlik operasyonu gerçekleştirilmiştir.
Milletvekili listelerinin oluşum biçimine itiraz eden eski Genel Başkan Yardımcısı Erdal Aksünger bile listeye konulmamıştır.
Hatası CHP'li olmasıdır
Muharrem İnce 24 Haziran'a kadar bir otobüsün üzerinden çeşitli illerde konuşmalar yaparken, aklı tasfiye edilen arkadaşlarında ve kendisini ustaca bir hamleyle CHP'den uzaklaştıran Kılıçdaroğlu'nda olacaktır... Keşke onu son dakikada AK Parti kucaklasaydı.
Otobüs üzerindeki nafile çabalarının yükünden onu kurtarsalardı. Ve keşke Muharrem İnce doğma büyüme CHP'li olmasaydı. Abdüllatif Şener veya Abdullah Gül gibi AK Parti'den gelmiş olsaydı... O zaman Kılıçdaroğlu onun kılına bile dokunamazdı.