Joseph Heller'in filme de alınan "Catch-22" romanının kahramanı savaş pilotu Yossarian, 2'nci Dünya Savaşı'nın en kızgın anında "Kimse beni sevmiyor" diyerek, "Bunalımdayım" gerekçesiyle hastaneye yatar. O sırada hastaları ziyaret eden ABD generali Yossarian'a "Kimsenin seni sevmediğine nasıl karar verdin" diye sorar. Yossarian da "Uçağıma bombaları yüklüyorum. Bu bombaları Alman mevzilerine atmak için alçaldığımda Almanlar bana ateş açıyor. Almanlar da sevmiyor beni" diye cevap verir.
İçinden çıkılamaz durumlar
İngilizcede içinden çıkılması mantık açısından imkânsız olan paradoksal durumlara "Catch- 22" deniliyor. Bu roman da böyle durumların bir nevi dökümünü yapmış. Örneğin romanda, ordunun kurallarında bir açık (catch) bulunur. Mesela bir pilot uçmak istemezse akıl sağlığı yerinde kabul edilir, çünkü uçmayı istemek çılgınca bir şeydir. 1970'te filme alınan Catch-22'da Yossarian rolünü Alan Arkin oynamıştı.
Trump ve Yossarian
Bugün gerçek hayattaki Yossarian'ın rolünü ABD Başkanı Donald Trump üstlenmiş durumda. İçinden çıkılması düz mantıkla mümkün olmayan paradoksal durumları öylesine bir umursamazlıkla uluslararası siyaset sahnesine koyuyor ki, bir süper güç olan ABD'yi anlamak mümkün olmuyor.
Dost olmak zor
Düşünebiliyor musunuz? Hangi ülkeyle ilişki söz konusu olsa, konuya "Önce Amerika" diye girmekte bu kişi. Ve mesela bu ülkelerden biri olan İran'ın sözcüsü de "Önce İran" derse bizimki İran'ı terörist ülke olarak ilan ediyor. Ya da Çin ABD ile olan ticaretinde kâr sağlıyorsa, bizimki "Çin ABD'yi istismar ediyor" diye teşhis koyuyor. Kısacası işimiz zor... Stratejik ortağımız ABD'nin kafası çok karışık.
Trump "Önce Amerika" başlıklı ulusal güvenlik stratejisini açıklarken eski ABD başkanlarını halkın gerçek çıkarlarına hizmet etmemekle suçladı. Trump, "Önceki başkanların hatası, ABD sınırlarını ardına kadar açmalarıydı" dedi.
Rusya ve Çin
Trump'ın gündeminde Rusya ve Çin'le ilişkiler de vardı. Rusya ve Çin'i "Rakip kuvvetler" olarak tanımlayan Trump, "ABD etkisine, değerlerine ve zenginliğine meydan okuyan rakiplerimizle, ki bunlar Rusya ve Çin, karşı karşıyayız. Onlarla ve diğer ülkelerle büyük ortaklıklar kurmaya çalışacağız, ancak ulusal çıkarımızı koruyan bir şekilde" dedi.
Bu söylemlere karşı Çin ABD'nin hâlâ Soğuk Savaş mantığı ile hareket ettiği cevabını verdi. Rusya sözcüsü ise "Bir ülke tehdit olarak gösterilirse, dost olmak çok zorlaşır" dedi ve ABD'nin ulusal güvenlik stratejisini emperyalist bir sunum olarak niteledi.
Dört temel unsur
Donald Trump'ın açıkladığı ABD'nin ulusal güvenlik stratejisinin dört temel unsurunu bilmemiz gerekiyor:
Yeni strateji belgemiz önceliği sınırlarımızın güvenliğine verecek.
Stratejimizde ikinci temel prensip ABD'nin refahını korumak ve güçlendirmek olacak.
Üçüncü temel nokta barışı güçle korumak.
Stratejimizin bir diğer ayağı da tüm dünyada ABD'nin etkinliğini, gücünü artırmak.