Türkiye'nin en iyi haber sitesi
BAŞYAZI MEHMET BARLAS

"Geciktirilmiş akıl çağı" eşiğindeyiz...

Sadece saate bakarak, o anda içinde bulunduğunuz zamanı anlayabilirsiniz.
Ne var ki "Zaman" çok boyutlu bir olgudur.
Başınızı saatten kaldırıp yaşadığınız dönemde tanık olduğunuz değişimin çapını anlamaya çalışırsanız ve tarihi gözden geçirerek zamanın nasıl hızlandığını hissedebilirseniz, sadece saate bakarak zamanı anlamaya dönük "Ufuk körlüğü"nüzü belki aşabilirsiniz.
Örneğin hızlanan zamandaki değişimin siyasi tabloya yansımalarına bir bakın.
Şu anda içinde bulunulan "Barış süreci"ne karşı direnişleri ve engellemeleri gerçekleştiren kesimlerden en fazla sesleri duyulanlar, Bahçeli'nin lideri olduğu MHP ve Doğu Perinçek'in İşçi Partilileri değil mi?

Büyük değişim
Bahçeli ile Perinçek'in aynı davada müttefik ve dava arkadaşı konumunda görünmeleri bile, yeni Türkiye'nin eskisinden önemli bir farkını göstermiyor mu?
Bir de Milli Görüş kökenli AK Parti kadrolarındaki ve Başbakan Erdoğan'ın söylemlerindeki değişimi düşünün...
"Mukaddesatçı muhafazakârlık"tan dünyalılığa geçiş ve liberal demokrat niteliklerin de ağırlık kazandığı, temel hak ve özgürlüklerin yükselen değerlerini oluşturduğu bir sivilleşmenin mimarı konumuna aday olmak...
Ya Anadolu Kürtlerinin yakın tarih içinde yaşadıkları değişime ne diyeceksiniz?

Türk-Kürt ittifakı
Düşünün ki 1915 Nisanında zirveye ulaşan Ermeni nüfusun tasfiyesi sürecinde en ağırlıklı rolü oynayanlar, bölgedeki Kürt aşiretleri ve Abdülhamit'in Hamidiye Alayları değil midir?
Neticede gerek Kurtuluş Savaşı'nda, gerek Lozan'da, gerekse Cumhuriyet'in ilk döneminde Ermeni kaynaklı intikamcı bölünme tehlikesine karşı, Türk-Kürt birliği sahnelenmiştir.
Ne yazık ki "Resmi ideoloji" ve "Yazdırılmış tarih", Ermenilerin yerine Kürtleri bölücü unsurlar konumuna yerleştirdi. Kürtlerin varlıkları yok sayıldı, dilleri yasaklandı...
Ve içinde bulunduğumuz "Barış Süreci"nde bu tarihin sayfaları gerçeklere dayalı biçimde yeniden açılıyor.

Ufuk körlüğü
Kürt realitesi sorun olmaktan çıkartılırken "Ermeni sorunu" da Türk dış politikasının ipoteği olmaktan çıkacaktır.
İster Türk olun isterseniz Kürt olun, bu değişimin çapını hissedemiyorsanız ve yaşananlara öfkeleniyorsanız, bir göz doktoruna gidip "Bende ufuk körlüğü var" diyerek, tedavi edilmenizi istemeniz aklın gereğidir.
"Akil İnsanlar"ın bu sürecin toplumdaki yansımalarını anlamaya ve "Merkez"e aktarmaya dönük özverili çabalarını, çeşitli eylemlerle engellemeye çalışanların, zamanı ve değişimi durdurmaları mümkün değildir.
Bu süreç Türkiye'nin "Geciktirilmiş Akıl Çağı"na girişi sürecidir.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA