Çarşamba günü öğleden sonra Pelit'in Esenyurt'taki fabrikasında "Diploma Töreni"ndeydim.
Pastanın, çikolatanın diploması olur mu demeyin... Pelit'in yönetimi, İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü Ömer Balıbey'le işbirliği yapmış. Üsküdar Mithatpaşa Anadolu Meslek Lisesi ve Kız Meslek Lisesi Müdür Serap Çokgüler de, Pelit'in 84 pasta ustası için bir "Meslek Kursu" programı düzenlemiş. Mesela resim öğretmenleri, renk bilgisi, pasta tasarımları, form çağrışımları konularında ders vermişler. Bunun yanında hijyen, kişisel bakım, insan ilişkileri, organizasyon, iletişim gibi konularda da toplam 450 saat pratik ve teorik dersler verilmiş.
Çarşamba günkü törende bu 84 diplomalı (Veya sertifikalı) pasta ustasıyla birlikte oldum. Müslim Taşdemirli "Ben ustaydım. Ama artık belgeli ustayım" dedi törende. Altı da kadın usta (Lamia Buluç, Emine Akgül, Gül Akardemir, Neşe Aydın, Pelin Karakaya, Günay Niyasen) katıldı belgeli pastacılar dünyasına.
Bu törende gerçekten özlü bir konuşma yapan İstanbul Valisi Muammer Güler, hem Pelit'in kurucusu Kazım Ayan'a özel bir "Teşekkür Belgesi" verdi. Hem de Kazım-Selahattin-Cengiz-Cengizhan Ayan'ların oluşturduğu dört kuşağı bir araya getirip, aşçıbaşı külahının devir teslim törenini yaptırdı.
Diploma dağıtımında İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mesut Parlak, Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül ve İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah yanında beni de görevlendirmişlerdi. Ben de pasta ustalarının mezuniyet belgelerini verirken, "Kilolarımı sizlere borçluyum" diyerek, Başbakan Erdoğan'ın deyişi ile "En kalbi" şükranlarımı ilettim onlara.
Bu meslek içi eğitim, gerçekten Türkiye'nin AB standartlarını yakalaması açısından önem taşıyor. Daha önce de Karaköy'deki Güllüoğlu'nun tesislerinde 36 baklava ustası, eğitim süresi sonunda "Diplomalı usta" olmuşlardı. Şimdi garson, dönerci, fırıncı, dondurmacı, kebapçı, muhallebici, mezeci, köfteci, simitçi gibi meslek sahipleri için hazırlanan eğitim kursları, öğrenci kabulüne hazır.
"Belgeli Ustalar"ın gözetiminde hazırlanacak ürünler, AB normlarına uygun, hijyen kurallarına çok sıkı bağımlı olacak.
Pastacılık alanında bu sürece Pelit'in öncülük etmesi, bu markaya hayat veren Ayan ailesini daha yakından tanımamızı gerektiriyor.
Pelit, 1957 yılında o zaman 19 yıllık pasta ustası olan Kazım Ayan ve meslektaşları Manol, Hari ve Hristo ustalar tarafından Tepebaşı'ndaki "Pelit Pastanesi"nde yola çıkartılmış.. Şimdi dev bir tesis olan (Günlük sıvı çikolata üretimi 50 ton) Pelit'te hala 80 yaşındaki Kazım Ayan'ın günlük denetimi var. Ustabaşı Selahattin Ayan ise, fabrikaya her sabah 5'te gelip, gece 23'te ayrılıyor.
Ben geçen yıl Selahattin Ayan'a "Neden yüksek kakao oranlı çikolatanız yok " diye sormuştum. Bir ay sonra da Pelit mağazalarında önce yüzde 70, arkasından da yüzde 85 kakaolu "Pelit-Boutique"leri bulunca şaşırmıştım.
Eski İstanbullular, Beyoğlu'ndaki "Gloria"nın profiterolünü, Taksim Talimhane'deki "Stella"nın kaymaklı ekmek kadayıfını 1950'lerin ağız tadı olarak hala hatırlar. O dönemden bugüne Pelit'in büyüyerek ama o eski lezzetleri de koruyarak gelebilmesi büyük başarıdır.
Bu açıdan Pelit ustalarının diplomalı olmalarını yazmayı bir görev bildim.