Atalım bunu dışarı ya...
Alın bunu buradan...
Mikrofonunu kapatın...

***

Kadıköy Belediye Meclisi 1. Başkan Vekili Ahmet Kurtuluş, meclisin tek AK Partili üyesi Elif Şahin Bilgili'nin beş dakika konuşmasına bile tahammül edemiyor; itiraz gelince de görevlilere sesleniyor: "Alın bunu... Atalım bunu dışarı ya..."

***

Kadıköy'de büyüdüm, Moda'da, Mühürdar'da, Göztepe'de...
Moda İlkokulu'nda bitirdim ilk öğretimimi...
Liseyi bugün Akmar Pasajı diye bilinen binanın olduğu yerde okudum.
Velhasıl her karışını bilirim Kadıköy'ün...
Pek medeni olduğuna inandığı, kendisiyle aynı fikirde, aynı dünya görüşünde olmayanları derhal "bunlar" yapan kafayı ise çok iyi bilirim.
"Atın bunu" derken yüzlerinde beliren buruşmayı yani...
"Bunlar olmasa hayatımız ne kolay olacak" duygusunun Kadıköy'deki sosyal yansımasını bilirim.
O yüzden şaşırmadım.
Değişiyor bu bakış diyorum, umuda kapılıyorum bazen...
Sonra eski tas eski hamam!

***

Bazı CHP parti meclisi üyeleri ve vekiller derhal başkan vekilinin tutumuna karşı çıktılar, "Bu yaklaşım kabul edilemez" dediler, kendilerini alkışlıyorum.
Ama "Bu tavır bizim parti ve siyaset geleneğimize uymuyor, bize yakışmamıştır" deyişlerine gülüp geçiyorum...
Hiç sağlarına sollarına bakmıyorlar galiba...
Demokrasi, ifade özgürlüğü, kadın hakları falan, konuşup duruyorlar.
Geçiniz!..
Yahu siyasetinizin ekmek yediği dünya ve toplum algısı tam da bu ayrımcılıklar üzerinde yükseliyor.
Hoşlarına gitmeyen şeyler söyleyen herkese "bunlar" gözüyle bakan, bulundukları ortamdan uzaklaştırmaya kalkışan kitle olmasa, bu ilçelerde kimlerden oy alacaksınız?

***

ŞU GELİNEN YERE BAKIN!
Sekülerlik diye diye...
Neden bahsettiğini bile bilmeden sabah akşam "bilim" diye diye...
Eğitimi öğrenimi yücelte yücelte...
Halkın ensesinde boza pişirenlerin gelip çarptığı sosyal ortam ve zihin dünyasına bakın!
Üç yüksek öğrenim dalında eğitim görmüş gencecik bir kadın, Belgrad Ormanı'nda soğuktan donarak öldü, bir başka kadın ona "cadılık" eğitimi verdiği gerekçesiyle gözaltına alındı...
Üzerinde durmak gerekiyor.
Peki ama genç kadının uğradığı işyeri zorbalığı (mobbing) konusundaki sessizlik niye?
Defalarca yazdım: Bu ülkede korkunç bir işyeri zorbalığı var. Böyle çalışılmaz!

Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz

Haşmet Babaoğlu | Kadıköy kafası