Artık kabul edelim...
Birleşmiş Milletler fostur.
Devletlerin, siyasetçilerin, diplomatların avuntu platformudur...
Akıbeti de az çok bellidir.
Hiç şüpheniz olmasın...
KÜRESELCİ OLİGARŞİ izin verdiği an, tıpkı Cemiyet-i Akvam (1920-1946) gibi tarihin çöplüğüne karışacaktır.
***
BM Güvenlik Konseyi daimi üyelerine verilen veto hakkı, diğer devletler için durumun "birleşme"ye değil, zoraki "birleştirme"ye dayandığını gösteriyor.***
Peki niye "Artık öyle bir noktadayız ki, KÜRESELCİ OLİGARŞİ izin verdiği an, BM bir gün bile ayakta kalamaz" diyorum.***
Şu tarihleri alt alta yazalım...***
BM tarihi bakımından İsrail'in varlığı önemlidir.
Çünkü İsrail karşısında BM illüzyondan ibarettir.
Kurulduğundan beri işgalcidir İsrail ve onca yıldır BM'nin Güvenlik Konseyi kararlarını dahi takmamaktadır.
Büyük ve küçük İsrail varken BM'yi ciddiye almak diplomatik hayalciliktir.
Ben bu satırları yazarken BM Genel Kurulu vardı ve Filistin için acil oturum yapılıyordu.
Baktım...
Genel kurulda şöyle bir konuşma yapılmış: "Filistin'de acı çeken insanlar bizden doğru karar almamızı bekliyor."
Çok acı ve çok aldatıcı!
***
NOT DEFTERİ
Avrupa ve Batı medeniyetinin dünyaya yayılırken ve başka medeniyetleri tarumar ederken kullandığı "taktika", kendisinden başkasını insan saymamaktır. (NABİ AVCI / Lacivert dergisi söyleşisinden... Eylül 2024)