Kılıçdaroğlu'nun CHP'ye Genel Başkan seçilmeden bir hafta önce bütün gazetecileri toplayıp "Sözüm net, kurultayda aday olmayacağım" dediğini yazdım ya...
Hop oturup hop kalktılar...
İnternet medyasındaki kriptolar hemen harekete geçti.
Anlaşıldı ki...
2010 yılı gündeme gelmesin, CHP 33. Olağan Kurultayı unutulsun istiyorlarmış...
Anne babalara, gençlere Baykal'ın gidişini, Kılıçdaroğlu'nun gelişini anlatın, deyince asapları bozuldu.
***
Madem öyle...***
Hatırlıyor musunuz?***
Unutmayın!
Kılıçdaroğlu, 2010 yılında Genel Başkan olduktan hemen sonra "Hadi gereğini yapın, AB'ye girelim" demeye başlamıştır.
2010-15 arasındaki bütün konuşmalarında yüceltilmiş bir "Batı uygarlığı" ve sürekli horlanan Rusya/Avrasya vurguları vardır, açın görürsünüz.
Sanki o zamandan bugünün Ukrayna hesaplaşmasına hazırlanmış gibidir...
Kılıçdaroğlu'yla, zamanında Hillary ile "çak" yapmış masa ortakları arasındaki derin bağı da ancak böyle anlayabilirsiniz.
Yani...
Avrupa yüzünü hangi yöne çevirirse, o yöne bakan bugünün muhalif cephesinin temeli 2010 yılında atılmıştır.
***
AYNA
Ne söyleyeyim diye düşünmek, niçin söyledim diye pişman olmaktan çok daha iyidir. ŞİRAZLI SADİ