Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HAŞMET BABAOĞLU

Uçuşan tüller, makarna, saksıdaki fesleğen...

"Oh, ne güzel dünyaymış yahu!" dedim içimden önce...
Eski yazılarımı karıştırıyorum da...
Üzerinize afiyet, üşüttüğüm, kırıklık içinde dinlenmeye çekildiğim bir gün yazıma şöyle başlamışım...
"Umurumda değil, iyileşmeyi erteleyebilirim...
Çünkü bana bakan hülyalı bir çift güzel göz, yanımdaki kitaplarım, üzerinden bir yere kıpırdayamadığım koltuğum, ara sıra tülleri uçuşturan rüzgâr ve bulutların arasından sıyrılıp içeriye doğru sızan güneş var..."

***

Ama hayat değişirken değiştiriyor da...
Derken "Akleden kalbiniz" olgunlaşıyor, sizi sarıp sarmalamaya başlıyor.
Bilirsiniz...
Kimi zaman dışarıdan geliyor değişim...
Mecburiyetleri de hafife almamalı; hepsinin içinde bir "bilgi" gizli...
Bazen iradi tercihlerin payı büyük oluyor.
Sonra...
Kasabanın hiç susmadan konuşan rüzgârıyla dostluğunuzu geride bırakıp bambaşka yollardan ve kararlılıkla ilerliyorsunuz.
Şu da var tabii...
Günlük yazılarında hayatı yorumlayan biriyseniz...
Gün geliyor, dünyanın işleri olanca ağırlığıyla öylesine bastırıyor ki...
"Dünyanın işveleri"ne ayıracak vaktiniz ve yeriniz kalmıyor.

***

Ama yeniden...
Eski günlerdeki gibi...
Ve bugünkü ben olarak...
Mesela...
Tıpkı 2003'te yaptığım gibi...
"Bir antidepresan olarak makarna" üzerine yazmak istiyorum...
Aradan geçen zamanda glütensiz yemek çılgınlığı aldı yürüdü, karbonhidrat aşağılaması büyüdü ama ne fark eder!
Makarna hâlâ en tatsız anlarımızda bile yüzümüzü güldüren dostumuz...
Fikrim değişmedi...
"Bir tabak makarnayı hakkıyla sevip 'içine çekmek' için belli bir yaşa varmış, aşklardan, dostluklardan, acılardan, hayatın bin türlü medcezirinden geçmiş olmak gerekir."

***

Anlayacağınız...
Bugün Ukrayna'dan bahis yok!...
İklim korkusuyla tezgâha konulan yeni dolaplardan...
Galata'da iki kahveye 80 lira veren arkadaşımdan da söz etmeyeceğim...
Yerim olsa...
Ahşap bahçe kapısını saran begonvile, leylak rengi emaye saksısında sabırla kendisini sevecek eli bekleyen fesleğene özlemimi yazacağım.
Tamam, tamam!
İyisi mi, burada keseyim.

***


NOT DEFTERİ
Öyle bir durumdayız ki, bütün dünyayla aramız açık. (F. KAFKA / Şato)

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA