Başlığı okudunuz...
"Hah, bir bu eksikti!" diyeniniz de olmuştur.
Ama başlığa "toplu ulaşım belediyelerden alınsın, devletleştirilsin" diye de yazabilirdim...
Çünkü eveleyip gevelemenin hiç alemi yok!
Beyaz yalanlarla, "eski günlere dönüş" hayalleriyle günleri geçiremeyiz.
Devir değişti.
Gelecek, geldi...
Sıkıntı büyük!
Özel araç konusu "kişiye özel bir hayal" oldu zaten, onu geçelim, sonra konuşuruz.
Ama şu çok açık gerçek...
İşler güçler sürecekse, toplu ulaşımın da sorunsuz sürmesi gerekiyor.
***
Neden Avrupa'da birçok ülkede toplu ulaşım ücretleri "karlılık" seviyesinin altına düşürülmeye başlandı sanıyorsunuz?***
Bundan sonra gün gelecek, yakıt ve amortisman maliyetleri yine düşecek diyen var mı? Yok!
O halde kabul edelim ki...
Yakın gelecekte bizdeki çok başarılı bazı belediyeler bile sorunun altından kalkamaz hale gelebilirler.
Devletin geniş mali desteği ve planlama kapasitesine ihtiyaç olacak...
Hele İETT otobüslerinin her gün bir vukuata imza attığı, metroların arızalandığı, zamla ve lafla günün geçiştirildiği İstanbul'un toplu ulaşım düzeni için devletin müdahalesinden başka bir çıkış var mı?
Konuyu bilenlere soruyorum...
Hepsi de megakentin toplu ulaşım araç gereçlerinin ve planlama düzeninin devasa bir enkaza dönüşmek üzere olduğunu söylüyor...
Eminim, eninde sonunda devlet devreye girecek.
Ama geç kalınmamalı!
Bana "Yanılıyorsun!" diyeceklere de önce dünyaya bakmalarını tavsiye ediyorum.
***
İŞTE BU!
Yayın kuruluşlarından beklediğim şeyi geçen gün bir internet sitesi yaptı...
Haber365 sitesi "toplumsal bir tehdit olduğuna kanaat getirene kadar Maymun Çiçeği virüsü hakkında haber yapmama" kararı aldığını açıkladı.
Keşke ana akım medya da benzer bir yolu seçse...
Çok şey değişir, çok!
Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz