Şunu bir kenara not edin..
Ocak ayının 14'ü.
Dünya Sağlık Örgütü (WHO) şöyle bir açıklama yapıp sosyal medyaya aktarıyor.
"Çin yetkililerinin yaptıkları ön çalışmalar, Vuhan şehrinde ortaya çıkan ve 2019- nCov olarak tanımlanan virüsün insandan insana aktarıldığına dair açık kanıtlar sergilememektedir."
***
Aslında bunun altına da "
yorumsuz" yazıp bırakmak gerek.
Böyle Dünya Sağlık Örgütü mü olur?
Çin geçtiğimiz yıl
Aralık ayının ortalarında bu hastalıkla karşılaşmıştı ve bugün
daha net biliyoruz ki, insandan
insana bulaşan çok tehlikeli
bir salgının geldiğini söyleyen
Vuhanlı hekimler vardı.
Dünya Sağlık Örgütü ise ÇKP yetkililerinin ağzına baktı.
Hastalığın viral bir salgın olduğunu kabul ettiğinde bile "
Sakın, Çin'le ticaret ve seyahat bağlarını koparmayın" mealinde garip açıklamalar yaptı.
"Virüsün niteliğini ve tehlikesini kavramak konusunda ciddi bir hata yaptıklarını" ise 28 Ocak'ta açıkladı.
Örgüt 30 Ocak'ta uluslararası acil durum ilan ettiğinde ise salgın 18 ülkeye yayılmıştı.
***
Sözün özü...
Salgınlarda...
Hem önlem almak hem de virüse karşı toplumların yavaş yavaş antikor geliştirmesi açısından zamanın kullanımı hayati önemdedir.
O yüzden de...
Çin, salgını örtme politikası nedeniyle, DSÖ de Çin'e şirin görünme çabası ve beceriksizlikleri yüzünden ağır suçludurlar.
Dünyaya tam bir buçuk ay kaybettirdiler.
Şimdi de örgütün yetkilileri
yalnız bıraktıkları devletlere pişkin pişkin "test yapın, test yapın" diye sesleniyorlar.
***
Pandemi diyoruz...
Yani küresel çapta bir salgın...
Dolayısıyla böyle bir salgına karşı mücadelede koordinasyon ve yol haritası için küresel bir örgüt gerekiyor.
O da bu örgüt işte!
Bosna'da kendi gözetimi altında katliama kapı açan Birleşmiş Milletler kurumundan bir farkı var mı? Yok!
Bu şerrin hayrı şu olacak...
Küresel örgütlerin perişanlığını ve bazı büyük devletlerin oyuncağı haline geldikleri gerçeğini artık kimse inkar edemeyecek!
Bu iki kurumun da yatacak yeri yok.
Dikkat ederseniz, ilaç endüstrisi devleriyle Dünya Sağlık Örgütü arasındaki kirli ilişkiye hiç girmedim.
Hele şu Korona badiresini atlatalım, o konuda söylenecek çok şey var.
