Sosyal sınıfların emek süreçleriyle bağı kopalı ve karakterleri bozulalı çok oldu.
Sınıflaşmalar, sınıf atlamalar, sınıftan atılmalar...
Artık bunlar eskisinden çok farklı ve "kültürel" anlamlar taşıyor.
Ama kim ne derse desin...
Sınıf farkları ve çatışması bütün diriliğiyle varlığını sürdürüyor.
Sosyal medyada bile hatta...
Hah! Sosyal medya deyince irkilen siyaset sınıfı yazımı okumayı burada terk edebilir.
Şimdi onlara Twitter desem, bilmiş bilmiş şeyler söyleyecekler, o kesin!
Facebook'u da elbette bilecekler.
Fakat şüpheniz olmasın...
TikTok'ta Türkiye'nin yaklaşık 29 milyon kullanıcıyla (Hindistan ve ABD'den sonra) dünya üçüncüsü olduğundan habersizdirler.
***
Facebook bir "millet" gibi.
Gevşek dokulu fakat bütünleştirici.
Twitter, herkesin bir ağızdan bağırarak konuştuğu bir TV tartışma programıyla salı pazarı arasında bir platform. Zeka kıvılcımlarıyla anlayışsızlık birlikte at koşturuyor orada.
Ya Instagram?
Ah orada
yapmacık bir burjuvazi mutluluk yarıştırıyor. Nasıl
pürüzsüz, nasıl pırıltılı, nasıl cilalı!
Bir tür neoliberal sosyal medya abidesi Instagram.
Ve artık
alayına isyan eden ve kendi "
bildiğini" okuyan bir paylaşım platformu var:
TikTok.
Canı fena sıkılan çocuklar, sürekli itilip kakılan yeniyetmeler, eve ekmek götürmekte zorlanan ama bir dakikada komedi videosu çekebilen mesleksizler, çok geniş kesimlerin onayını ve beğenisini almak isteyen marjinaller, rap şarklara dublaj yapan başörtülü teyzeler hepsi oradalar...
Baştan aşağı "
pürüzlü" bir alan yani...
***
TikTok ilk bakışta basbayağı bir "
toplumsal çürüme" sahnesi.
Bir tür lumpenleştirme makinası.
Ancak daha dikkatle bakarsanız, kıyıya itildiğini hissedenlerin kültürel merkeze nanik yapması;
boğulanların suyun yüzüne çıkma çabası...
Hatta "
başarı manyağı" kültürle derinden bir dalga geçiş...
Düşünsenize...
Şarkı söylemeyi hiç beceremiyorsunuz ama ağzınızı kumsalda uygun biçimde oynatıyor ve böyle sevimli oluyorsanız, 400 bin kişi beğeniyor sizi...
500 liraya pizza satılan bir "
beach club"ın kumsalına hariçten sızıp birden bire
erik dalı oynuyor ve videosunu TikTok'a koyuyorsanız,
on binlerce insanın yüreğinin yağını eritiyorsunuz... Bakalım bu işlerin sonu nereye varacak?