Sık sık dile getiriyorum...
Uluslararası gelişmelere her seferinde birdenbire ortaya çıkmış olaylar gibi bakıyoruz ki, ciddi yanlış.
Dünyanın egemenleri perşembenin gelişinin çarşambadan belli olduğunu bilirler.
Ama onlar koşullara ve çıkarlarına göre A planı yerine B veya C planına geçtiklerinde, bizim kafamız karışıyor. Her seferinde şaşırıp yeni baştan rota ayarları yapmak zorunda kalmamız bu yüzden.
Strateji geliştirmek konusunda işi müttefiklerine bırakıp uzun yıllar boyunca yan gelip yatmış bürokratik yapıların içine işlemiş bir hastalık bu.
Çarçabuk tedavi olunup kurtulunamıyor.
***
İki üç gündür medyada dikkatinizi çekiyordur.
"
Trump'ın yeni hedefi Pakistan"
veya "
ABD öfkesini Pakistan'a çevirdi"
türünden başlıklar atılıyor.
Oysa Pentagon'un eski stratejik hesaplarından biri Pakistan'ı olabildiğince hırpalayıp "çoraklaştırmak" ve bölmektir...
Bunu 2013 ve 2014'te bu köşede birkaç kez yazdım.
Hatta
2006'da ABD Silahlı Kuvvetler Dergisi'nde yayımlanmış haritayı defalarca
vurguladım. Hani
Condoleezza Rice'ın "bazı
haritalar mecburen çekilecek"
diyerek masaya sürdüğü
harita.
Hatırlatayım...
Haritadan kuzeyden bugünkü Pakistan'ın içlerine kadar uzanan kocaman ülke vardı; "
yeni Afganistan" deniyordu. Pakistan ise İslamabad'dan Karaçi'ye kadar dar bir koridora sıkıştırılmıştı.
Şimdi durup bir daha düşünelim...
Küreselciler (paranın sahipleri)
bugün gelecek
planlarını
Çin'le bağlantılı
İpekyolu projesine
yaslarken
Trump'ın
arkasına saklanan
ulusalcı / orducu güçlerin gözlerini
yeniden
Afganistan
ve Pakistan'a
dikmesinde bir tuhaflık
var mı? Yok!
Pentagon'un Trump'un önüne koyduğu
Afganistan'a yeni asker gönderme kararı gökten zembille mi indi? Hayır!
***
Kuzey Suriye ve Irak'taki gelişmeleri de aynı çerçevede okumak gerekir.
Bahçıvan Trump hortumu ABD'nin Ortadoğu'daki bahçesinin yanlış taraflarına tutar da aşırı suyla bitkileri öldürecek gibi olursa,
Pentagon tutup yönünü çeviriveriyor. Çünkü suyu kararında vermek gerekiyor.
Katar krizinde izlediğimiz manzara budur.
Hiç şüpheniz olmasın, uluslararası düzenin ısınma süreci öyle kolay kolay durmayacak.
Ankara hiç değilse bundan sonra olup biteceklere aniden beliren "
arıza"lar olarak bakma alışkanlığından kurtulmalı!
Tedbirli olmanın ve gerektiğinde karşı hamleler yapabilmenin başka yolu yok!