Nasıl olmuşsa olmuş, konu oraya gelmiş...
Siz de diyeceksiniz ki, insan sevgisini anne babamdan edindim. Sevilen bir çocuktum, o yüzden insanları severim.
Bu kadar.
Peki nasıl dersiniz?
Hani biraz içinizden hatıralara dalarak, biraz farkınızı anlatmaya çalışarak falan...
Nasıl anlatırsınız karşınızdakine?
Şöyle mesela...
"Bunu çok doğal yaşamış olmanın şansını da esasında çok içselleştirilmiş bir şekilde ben de yaşadığımı sonradan daha bilinçli şekilde görmüş oldum... Siz insana öyle baktığınız zaman o doğal refleks de ortaya çıkıyor."
Oldu mu şimdi?
Olmadı. Üstelik çok acayip değil mi?
Hem o "refleks" ne yahu?
Sevilen çocuk sever demek mi!!!
Hemen merak ettiniz bu sözlerin sahibini, biliyorum.
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve parti sözcüsü Selin Sayek Böke.
Çok da kişiselleştirmeyeyim şimdi.
Aslında bu sözler sayın Böke'yi anlatmıyor.
Bu sözler CHP'yi anlatıyor.
Halk Partisi'nin "halksız"lığını net biçimde ortaya koyuyor.
O parlak ve "seçkin" olmaya çalışan ifade arayışlarının içine saplandığı tıkızlığı iyi tanıyoruz.
***
Yukarıdaki konuşma
Veyis Ateş'in bir tv röportajında
geçmişti.
Not almışım. Yanına da "
CHP'nin serencamı!" diye yazmışım.
Ama bir dakika!
Geçenlerde gördük. İş siyasi bir çıkış yapmak olduğunda o diller açılıveriyor.
"
Saraya, sarayın yedek lastiğine seslenmek"ler
falan..
Kemal Kılıçdaroğlu da
öyle!
Sıradan insana, kendine, karşısındakine dair bir şeyler söylemeye çalışırken dili dolanıyor.
Tuhaf sorular, klişe cümleler birbiri ardına sıralanıyor.
Bir
takır tukurluk, hayattan kopukluk ki, hiç sormayın!
Ama siyasi rakiplerine çakmaya sıra geldiğinde sular seller gibi hakaretler başlıyor.
Bana sorarsanız...
Sadece bu manzaraya bakmak bile "
CHP neden iktidar olamıyor?" sorusunun cevabını verir.
Bu kadar basittir.
Fakat bunu gel de,
CHP'ye yeni isimler, hatta yeni lider adayları lanse etmeyi görev bilen "
Doğan medyasının beyinleri"ne anlat!
***
Peki Bağdat Caddesi'nde veya Alsancak Mustafa Bey'de bir kafede otursak cıvıl cıvıl konuşacak bu hanımefendileri siyasal platformda böyle gerginleştiren şey neyin nesidir?
Kestirmeden cevaplayayım...
Çünkü artık
Türkiye siyasetinde "
ecnebi ruh"un ne alıcısı ne de etkisi var!
Bakın, onlar "
yedek lastik" lafını büyük buluş sanırken, MHP kapak yapıveriyor:
"
PKK'nın don lastiği!"
Biliyorum...
Twitter'daki birkaç ergen bu hanımefendi için "
CHP'nin dünyalı politikacısı" gibi laflar ediyor.
Çocuklar bilmiyor olabilir fakat siyasetçiler bilmek zorunda:
Bu laf artık "
uzaylı" gibi bir anlama gelmeye başladı!