Sevgili okurlar...
Çeyrek asırı geçen gazetecilik serüvenim boyunca yazmak hep hayatımın temel parçalarından biri oldu.
Nasıl yaşıyor, düşünüyor, konuşuyorsam köşemde de onları paylaştım.
Sınırları belli bir "mesai"nin içini doldurmak, gündüz gündemin suyuna gidip akşam kepenkleri kapatmak benim gibilerin işi değil!
Ama şu var...
Sosyolojik sorunlardan, gündelik hayat ilüzyonlarından, siyasetten, popüler kültürden veya çiçek, böcekten...
Neden söz edersem edeyim...
Mutlaka bana gerçekten "dokundukları" için köşemde yer buldular! Sürerse de, böyle sürecek!
Diyeceksiniz ki; "e, bunca söz niye?"
Şükür, iyiyim.
Her şey aynı! Bir "sıkıntı" yok!
Sadece azıcık durmaya ve susmaya ihtiyacım var. Hemen! Şimdi!
İzin verirseniz, "köşe"mden ayrılıp kendime çekileyim, Çarşamba'ya dönerim.