Geçen gün, yolunuz düşerse, İzmir Doğal Yaşam Parkı'nı mutlaka gezin, dedim ya...
Bir noktada asıl hislerimin ve düşüncelerimin yanlış algılanmasını istemem.
Elbette İzmir'deki gibi modern parkları gezmek hoşuma gidiyor. Bir kaplanı sirkte veya hayvanat hapishanesinde görmeye dayanamıyorum. İzmir Doğal Yaşam Parkı gibi yerler bu bakımdan çok iyi birer alternatif.
Tabii şu da bir gerçek ki, sıkı bir hayvanseverin içinde uzak bir akrabasını açık hava cezaevinde ziyarete gitmiş hissi uyanıyor.
Çünkü koşulları nasıl olursa olsun, cezaevi cezaevidir. Hele "suçsuz"lar içeri kapatılmışsa durum bir felakettir.
Belki de insanlığın doğa parkları modeliyle bile olsa, hayvanları doğal ortamlarından uzaklaştırıp kapatmaya son verme zamanı geldi!
Birbirimize karşı iyi değiliz, şefkatli değiliz, olacağımız da yok! Bari hayvanlara karşı şefkatli olalım.
Alın mesela yırtıcı kuşları..
İzmir'de çok hoş bir yapay kayalık alan yaratılmış. Fakat üstü tabii ki tel örgüyle kapatılmış.
Kartallar yüksek uçar hani ya...
Kartala baktım, on metre uçuyor, sonra huzursuz ve suratsız bir tavırla kayanın üstüne tünüyor.
En iyi doğal yaşam parkında bile durum bu işte!