"Beni şimdi en iyi kim anlar?" diye düşünüyorum da, çok da fazla isim gelmiyor aklıma. Uğur Dündar anlar, Mehmet Ali Birand, Ali Kırca, Reha Muhtar, Kadir Çelik, Uğur Aslan ve belki birkaç canlı yayın habercisi daha anlar en fazla.

Hazzın doruğu
Her canlı yayın habercisinin acılandığı, sancılandığı, hüzünlenip, karalar bağladığı, o an işlediği konudan, olaydan, insandan derin hallerde etkilenip belki göz yaşına boğulduğu anlar vardır. Ya da tam tersi. Keyiften yüzünde güller açtıran, sevincin, heyecanın, hazzın zirveye vurduğu dakikaları kulaçlar bazen canlı yayın habercisi.

Yalnızlığın gücü
Duyguların böyle zikzaklar çizdiği yayın saatlerinde sanılanın aksine her sunucu kendi içine dönük düşsel bir aynada kendini görür. Kimseciklerin fark etmediği, edemediği, elle tutulmaz, kulakla duyulmaz bir hallerdir o haller ve yapayalnız olmanın gücüyle donanır yüreğiniz.

İnanç dediğin
O uç noktalara çıkmışsanız ne kamera ne reji ne prompter ne akış ne reyting ne konuklar ne stüdyo çelmez aklınızı. Hedefine kilitlenmiş bir duygu roketi şeklinde kuvvetli, devingen, inançlı olur çıkarsınız.

Havsalam yetmez
Kendi payıma 12 yıldır çook yaşadım o zikzak duygu savruluşlarını. Kederlenip; "ölsem bee!.." dediğim de, "mutluluktan uçtum valla" diye kıpraştığım da çok oldu. Ama binlerce saatlik canlı yayın sunuş sürecimde önceki gece ulaştığım yoğunluğa ilk kez merhaba dedim. Sebebini yazmaya havsalam da yetmiyor, sözcük dağarcığım da.

Ruh durumu
İyisi mi "Ağrı Dağı Efsanesi" adını taktığımız Doğubayazıt'a yeni bir lise yaptırma kampanyamızla ilgili haberi okuyun orta sayfamızda. Oradan satır aralarına gizlenmiş şifrelerini çözeceksiniz bu ruh durumumun.
Ve o zaman, niye bu kadar gönençli, niye bu kadar zevkten dört köşe, niye bu kadar yaptığım işe bir kez daha tapınmaktayım daha kolay anlayacaksınız.
Ve elbette aynı işi yaptığımız birkaç ismin dışında kalanların tam olarak ne hissettiğimizi niye anlayamayacağını da anlayacaksınız. İyi haftalar dilerim..