Türkiye'nin en iyi haber sitesi
SAVAŞ AY

Ramallah'ta kanlı gece

Filistin halkı Arafat'ın karargâhı önünde "Özgürlük yolunda senin arkandayız" diye slogan atıyor.

"Kurtlar birbirini yerse çoban rahat eder". Filistinliler'in kendi aralarında çatışmaya başlamasına bir İsrailli'nin yorumu buydu. Türk olduğumuzu anlayınca bu yorumuna kızıp kızmadığımı sordu. Çoban lafının hoş olmadığını, Filistinliler'i de kurt ya da koyun gibi görmesinin de doğru olmadığını anlattım ama çok da oralı olmadı eminim. Yine de epey düşündürücü geldi bu söz bana. Bir bakıma İsrail'in yüzünü güldüren olaylardı bunlar. Sanki her iş halloldu da kendi aralarında hem de kanlı hesaplaşmalara oturdu Filistinliler. Bütün bunları düşünerek geldim Kudüs'e. Baş konsolosluğumuzun da yardımıyla Ramallah'a geldiğimde vakit akşam üzeriydi. Diplomatlar yolu diye bir by pass geçişi var. Oradan gittik ve kahredici beklemelerin yasandığı kontrol noktasına takılmadık şükür ki.

ARAFAT'IN KARARGAHI
Televizyonlardan defalarca gördüğüm bu binayı yine de hatalı hayallerle kurmuşum kafamda. Beklediğimden küçük ve harap bir halde. Yıkıntılara dokunmamışlar. Arafat'a ulaşmanın hele de bu günlerde mümkünü yok diyorlar. Başbakanın istifası, Filistin kentlerinde yapılan gösteriler, hapishanenin basılması, bazı binaların kundaklanması derken ne vakti kalmış Arafat'ın ne de sağlam sinirleri. Filistin halkı karargâhın önünde. Kimi "Arafat kırmızı hattır, o zarar görürse bütün topraklar kırmızı olacaktır" pankartı taşıyor. Kalabalıktan zaman zaman, "Tanklardan korkuyor musunuz... Hayır", "Şaron'dan korkuyor musunuz... Hayır" sesleri yükseldi. Batı Şeria sokakları dışında Beytüllahim, Cenin ve Gazze Şeridin'de de binlerce kişi Arafat'a destek gösterisi düzenliyor. Dün... Yaser Arafat'ın ya da kendi sevdiği adıyla Abu Ammarin bir süredir kafasını bile dışarı çıkaramadığı karargâhının adı Mukatta. Ancak gördüm ki Mukatta, mukavvaya dönmüş. Dün sabah Arafat'a destek olarak binlerce kişi kapıya gelecek ve gösteri yapacak dediler gittik. Ancak kalabaklıklar değil bazı din ve siyaset adamları geldi. Kapıda diğer gazetecilerle birlikte 3 saat bekletildik. Sonunda insafa gelip içeri aldılar bizi. Uzun bir masanın başıda oturan Arafat'ın çevresine 25-30 kişi toplanmıştı. Klasik giysileri içindeki general Arafat bütün zorluklara karşın yine de gülümsüyor, espriler yapıyordu. Çekim 3 dakika filan sürdü. Sonra aniden harekete geçen özel korumalar pek de nazik olmayan bir üslupla hepimizi dışarı çıkardı.

BAKANI VURDULAR
Otele geldikten bir süre sonra eski bakanlardan Nebil Amr'in vurulduğunu duyuyorum. Evinde televizyon seyrederken baskına uğramış ve 5 el ateş edilmiş Nebil'e. 3'ü boşa gitmiş ama 2'si bacağına saplanmış. Oranın en büyük sağlık merkezine kaldırmışlar. Hemen fırlayıp gidiyorum. Manzara çok tanıdık. Ünlü biri kaza filan yapınca bizdeki Amerikan Hastanesi'nin önü böyle olur aynen. Nebil 4-5 bin kişilik bir aşiretin lideri. Hem çok seviliyor, hem de büyük bir saygınlığı var. Civar kentler ve kasabalara yayılan tüm aşiret kamyonlar, traktörler, otobüslerle Ramallah'a akın etmek üzere. Bunlar Ramallah'a varıp toplandığında büyük olayların çıkma ihtimali var. Bölgede yıllardır çalışan Filistinli bir gazeteciye neler olur diye sordum. Yanıtı şaşırtıcıydı. Dedi ki "Önce gelip kimin vurduğunu araştırır ve mutlaka bulurlar. Sonra o vuran kişiyi hemen vurup infaz ederler. Arkasından neler olabileceğini de Allah bilir".

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA