16 yaşında ölen Liseli Kıvanç'ın haberi komşu sayfamda çıktı dün. Tam karşı sayfamda, Hıncal Abi'nin köşesiyle omuz omuza çıktı. İstanbul'dan, öğrencisi oldukları Vefa Anadolu Lisesi'nden bir grup öğrenci olarak geziye çıkmışlar ve Kapadokya'ya gitmişler. İşte ne olduysa orada olmuş. Gün boyu dolaşıp, eğlenip, coştuktan sonra kaldıkları otele dönmüşler.
Beşinci kattan düştü
Gençlik bu, kan kaynaması bu, dururlar mı hiç? Otelde de eğlenmeye, şenlenmeye devam etmişler. Sonra kabus anı gelip çatmış. 16 yaşındaki o dünya sevimlisi çocuk koridorlarda arkadaşlarıyla şakalaşırken dengesini kaybetmiş ve beşinci kattan boşluğa savrulup, otelin mermer zeminine çakılıp, ölmüş.
Alkol servisi mi?
Ailesine, yakınlarına, arkadaşlarına Allah sabır versin, çok acı bir olay bu.
Ancak acılar olayın omurgasını ıskalatmamalı hiçbirimize. Bunu Kıvanç'ın turizmci olan ağabeyinin çok çarpıcı bir iddiasına istinaden söylüyorum. Ağabey Kutsan Üler diyor ki; "Otel hakkında suç duyurusunda bulunacağız. Çünkü aldığımız duyumlara göre lobide kardeşime ve bazı çocuklara alkollü içki servisi yapılmış."
Ne içerdiniz?..
Umarım doğru çıkmaz bu iddia. Umarım otel yönetimi hepsi 16 yaş civarı liseli çocuklara rakılar, şaraplar, votkalar, cinler sunmamıştır. Yok, eğer bu sav doğruysa; o zaman da umarım ki sorumlular en ağır biçimde bedelini öder bu densizliğin.
Sarsıcı sonuçlar
Bakın daha dün, yani Kıvanç'ın ölüm haberi ve "çocuklara alkol verildi" iddiasının olduğu yazının bir karış ötesinde, "gençler ve alkol" konusunu yazdım. O yazının mürekkebi, talihsiz Kıvanç çocuğun ise kanı bile kurumadı henüz. Buna alkolün tetiklediği trafik kazalarını, ölümlü kavgaları, bunalım sonucu intiharları da eklersek sarsıcı sonuçlar görmek mümkün.
Örselenme zamanı mı?..
Felaket tellallığı yapmak istemem. Ama bu çok önemli konuya dikkat çekmek görevimiz elbette. Çünkü ilk gençlik yıllarında başlanan alkol tutkusu giderek tutsaklığa dönüşüyor ve böylesi spontan olayların dışında ileri yaşlarda gelişebilecek pek çok sosyal ya da sağlık olayının temelleri atılıyor. Körpe bedenler alkolün tahripkar etkisiyle örseleniyor daha o çağlarda alarm vermeye başlıyor.
Uyuşturucuya 'yatay' geçiş
Bir başka gerçek daha var.
Uyuşturucu tutsaklarının çoğunun geçmişinde alkolden maddeye "yatay" geçiş var. Buradaki yataylığın ironik rastlantısı gencin neredeyse ayakta duramayacak dozajlarda içki tükettiği dönemler ve bazı arkadaşların (!) "Hammalık yapma kardeşim. Şişeleri bitirip mideni dolduracağına at şu haptan bir tane, çak şundan bir doz, üfle şundan iki nefes" şeklinde yol göstermesiyle başlıyor.
Devire devire şişeleri
Sevgili gençler; çağınız gereği zaten başınızda hayli duman mevcut. Kendinizi yaşadığınız sürecin doğal ve tatlı "bir hoşluğuna" emanet edip, sarhoşluğu def edin gitsin yav. Öylesi yakışıklı durur üzerinizde, daha ötesine özenmeyin, merak etmeyin. Zaten ne dibini bulan vaaar ne de "iyi ki başlamışım" diyen.
