AŞAĞIDA okuyacağınız not birkaç gündür internette dolanıp duruyor. Önce okuyun sonra bir iki laf etmek isterim üzerine. Bakın ne diyorlar:
Bundan birkaç yıl önce Dr. Oktar Babuna isimli bir kişi, lösemili olduğunu ileri sürerek Türkiye'de Kan Örne- ği Bağışı Kampanyası başlatmıştır. Bu kampanya dahilinde binlerce Türk- 'ten kan alınmış ve bu kanlar Amerika'ya gönderilmiştir. Daha sonra Sağlık Bakanlığı olaya el koymuş fakat verilen kanlar bir türlü Türkiye'ye geri getirilememiştir. O zaman gazetelerde bu kanlardan Türk ırkının genetik şifresinin çözülebileceği ve gelecekte sadece Türkler'i yok eden bir biyojojik bombanın yapılabileceği konusunda yazılar çıkmıştır. Bu miktarda aynı milliyete sahip farklı insanlardan alınan kan örnekleri Amerika'da genbilimcilerin dikkatini çekmiş ve bu kanlar incelemeye alınmıştır. So
nuçları da National American Ocak
2004 sayısında Dr. B.
Stone imzasıyla yayımlanmıştır. Dr. Stone olayı özetle şu şekilde anlatmaktadır: "Aynı millete sahip binlerce kan numunesini inceleme fikri bende büyük bir heyecan yaratmıştır."
Gelelim sadede
Dileriz ki Allah ömrünü daha da uzun etsin bu doktor gencin. "10 gün içinde ölecek. Ne olur kurtaralım onu" demeleri üzerinden neredeyse
10 sene geçecek, hâlâ kapı gibi ayakta. Delikanlı askerlik yapamayacak kadar elverişsizdi ama başbakan olmaya bile heveskârdı o zamanlarda. Neticede başbakan da olamadı, asker de. Giden kanlara gelince. Sanırım onlar Amerika'ya değil Yemen'e getti. Yoksa kanların buncadır dönemeyişi "acep nedendir" ki di mi?.. Haa bu alıntı yaptığım Yemen Türküsü'nün bi mısrası daha vardı. Durun bakim neydi ooo, neydi ooo? Hah hatırladım; "Bakın çantasında acep nesi var?.." Ne güzel türkü di mi? Tam da yiğit kardaşımız Oktar'a yakılmış sanki. He he hee!..