Türkiye'de Süryaniler vardır.
Kürtler için kıyametleri koparanlar bunlar için ağızlarını açıp da iki laf etmezler.
Din ayırımı ya, gericilik olur sonra(!) Kiliseleri vardır ama büyük bir kiliseleri, katedralleri yoktu.
Tayyip Erdoğan talimat verdi, şimdi Yeşilköy'de Mor Efrem Süryani-i Kadim Kilisesi açılıyor...
Süryani-i Kadim Vakfı Başkanı Sait Susin diyor ki:
"Her konuda büyük destek aldık. Onun iradesi olmasaydı biz bu kiliseyi yapamazdık."
Sonra ekliyor:
"Okul açmamıza izin verilmiyordu. 2013'te ilk okulumuzu açtık."
Niçin verilmiyordu?
Lozan'a mı aykırıydı?
Niçin bu insanlar ikinci sınıf kabul ediliyorlardı?
"Son yirmi yıldaki kazanımlarımızı hayal bile edemezdik" diyor...
Kim ezmiş bu insanları eski Türkiye'de acaba?

***

Şimdi Tayyip Erdoğan "gericilik" mi yapmış oluyor?
Bunu, Noel geceleri votkayı çekip kiliseye giden ve komünist olduğunu söyleyenlerden duymak isteriz!
Oysa bakın Erdoğan ne diyor:
"Türkiye'ye sevgisi olan herkes ülkenin birinci sınıf vatandaşıdır. Hiç şüphesiz, coğrafyamızın en kadim halklarından biri olan Süryaniler, hizmetlere ulaşım konusunda herkes kadar hak sahibidir. Birlikte yaşama irademizde en küçük bir sarsılmaya izin vermedik. Kapımıza gelen insanların ne inançlarını, ne kökenlerini, ne renklerini, ne kültürlerini sorgulamak aklımızdan dahi geçmemiştir."
Bu adam, Vakıflar Yasası'yla azınlıklara can suyu vermiş adamdır.
Bu adam, Kürtçe radyo ve televizyona olanak sağlamış adamdır.
Ayrılıkçı Kürtler bu heveslerinden vazgeçsinler, Kandil'i reddetsinler, onlara da yüreğini açar.
Örnek, AK Parti'ye üye olan ya da ona oy veren yüz binlerce Kürt vatandaşımızdır.

***

Ben Sait Susin'in yerinde olsam, kilisenin kapısına "eski Asurca" bir tablet koyabilirdim hani:
"Anaku Tayyip Erdoğan... Şar ili... Şar şarrani..."
Şaka şaka.
Gene de tercüme etmeyelim de küfür yemeyelim.
Çok merak ediyorsanız, Muazzez İlmiye Çığ bilse gerektir, ona sorun.